"yaşam boyu" - Translation from Turkish to Arabic

• مدى الحياة
• طِوال حياتي
• مدى الحياه

Evet fakat yaşam boyu başarı ödülü kazanma ihtimalim var.
نعم، ولكن أنا سوف ربما الحصول على الإنجاز مدى الحياة.

Otobüs kazası neticesinde yaşam boyu sağlık sorunları yaşadı ve birçok kez hastaneye yatırıldı.
نتيجة لحادث الحافلة، ابتليت في صحتها مدى الحياة وعانت في العديد من المستشفيات.

Her yüz benzersiz ve yaşam boyu dayanıklıdır.
كل وجه هو فريد من نوعه ويستمر مدى الحياة

Bir yaşam boyu yeterince kan gördüm. Normal bir hayat istiyorum.
لقد رأيتُ ما يكفي من الدّماء طِوال حياتي أنا أرغبُ بحياةٍ طبيعيّة

Bir yaşam boyu yeterince kan gördüm.
لقد رأيتُ ما يكفي من الدّماء طِوال حياتي أنا أرغبُ بحياةٍ طبيعيّة

Charlie'nin herhangi bir annesi, benim yaşam boyu müşterimdir.
أي أم لتشارلي ستكون من المحتمل عميلة مدى الحياه

Kurulduğundan beri... çok az sayıda beyefendi, yaşam boyu üyelik onuruna... layık görülmüştür.
و خلال كل هذه السنوات كنا فقط نقبل السادة الذين يستحقون هذا ليكونوا أعضاء مدى الحياة

Ama bunu TED'de konuşmayı yaşam boyu sürecek bir alışkanlığa dönüştürmeden önce planlamıştım, bu yüzden o konuyla ilgili bir dahaki sefere konuşurum.
لكن بما أنني خططت لجعل العودة الى "تيد" عادة مدى الحياة, ربما يمكن أن أترك ذلك الحديث الى وقت آخر.

Ben bu geleceğe inanıyorum ve ona ulaşmakta benim de parmağım olsun istiyorum. Tüm bebeklerin hayata aynı noktada başlayıp yaşam boyu sağlık şansına sahip olduğu bir geleceğe...
أصدق هذا المسقبل وأريد أن أساهم في كشف هذا المستقبل، مستقبل به كل طفل لديه نقطة بداية حياة متشابهة تم برمجتها للصحة على مدى الحياة.

-Poletta seni Clover'in yaşam boyu fahri üyesi kabul ediyoruz.
إننا سَنَجْعلُك فخورة ب"كلوفرز" مدى الحياة

Kolay değil. yaşam boyu çaba istiyor.
انها ليست سهلة انها صراع على مدى الحياة

yaşam boyu var bir de yaşam boyu bonus var o da yaşam boyundan bonus olarak çok şeyi var.
تأمين مدى الحياة و... تأمين مدى الحياة الإضافي