Seni salak. Senin 250 frankınla yaşayamayız. | Open Subtitles | يا أحمق لا يمكننا العيش براتبك الـ 250 فرنك |
Söylediğime memnunum. Yalanlarla yaşayamayız. | Open Subtitles | أنا سعيدة لاني أخبرتهم ، لا يمكننا العيش مع هذه الأكاذيب |
Böceklerden ve zehirlerden korkarak daha fazla yaşayamayız. | Open Subtitles | العيش في رعب السموم و الحشرات لآلاف السنين |
Hiçbirimiz artık burada yaşayamayız. | Open Subtitles | لا نستطيع ان نعيش فى هذا المكان بعد الآن.. |
Çok kötü, biz bu çiftlikte daha fazla yaşayamayız. hadi gidelim. | Open Subtitles | أمر مؤسف أننا لا نعيش على مزرعة، هيا بنا |
Karımla Charlie'ye ne olduğunu öğrenmeden yaşayamayız. | Open Subtitles | لا أستطع أنا و زوجتي العيش بدون ان نعرف مالذي حدث لتشارلي |
Önemli bir iş çünkü hava olmadan yaşayamayız. | Open Subtitles | هذا عمل مهم لأنه لا يمكننا العيش بدون هواء |
Üzgünüm ama birbirimiz olmadan yaşayamayız diyemem. | Open Subtitles | لكن لااعتقد ذلك هما لايستطيعان العيش دون بعضهما البعض |
Yalanlar üzerine yaşayamayız diyen sen değil miydin? | Open Subtitles | ألستِ القائلة أنّه ليس بمقدورنا العيش على الأكاذيب؟ |
Biz böyleyiz. Ama yalnız yaşayamayız. | Open Subtitles | إنه ما نحن عليه، ولكن لا يمكننا العيش وحيدين. |
Sayın Yargıç, biz bir arada yaşayamayız. | Open Subtitles | سيادتك لا نستطيع العيش معاً لسنا متوافقين |
Onunla yaşayamayız. Bir insanla yaşayamayız! | Open Subtitles | لا نستطيع العيش معها لا نستطيع العيش مع بشرية |
Ama burada hayatta kalacaksak istediğimiz şekilde yaşayamayız. | Open Subtitles | و لكنْ لو أردنا العيش هنا فلا يمكننا ذلك بفعل ما يحلو لنا |
Böyle yaşayamayız. Bana yardım etmen gerekiyor. | Open Subtitles | لا يمكنك أن تستمر في العيش هكذا عليك أن تساعدني |
Çalışmazsam böyle güzel bir evde yaşayamayız. | Open Subtitles | إن لم أقم بذلك، لن يكون بإمكاننا العيش بمنزل لطيف هكذا |
-Böyle yaşayamayız! | Open Subtitles | ـ نعم أستطيع ـ كلا ، لايمكننا أن نعيش على هذه الحال |
Elektrik olmadan yaşayamayız. Ortaçağ gibi. | Open Subtitles | لا يمكننا أن نعيش بدون كهرباء إننا في القرون الوسطى |
Bu durumda fazla uzun yaşayamayız demek istiyor. | Open Subtitles | ما يقوله هو أننا لن نعيش طويلا في هذه الحالة |
Burda yaşayacaksak, onlar gelecekmiş gibi yaşayamayız çünkü gelmeyecekler | Open Subtitles | قبل أن نعيش هُنا. يجب أن نتوقف عن الحديث يأنهم سيعودون مجدداً ، وهم ليسوا كذلك. |
Bu şekilde yaşayamayız. Ben artık böyle yaşayamam. | Open Subtitles | لا يمكننا أن نعيش بهذا الحال لا يمكنني أن أعيش بهذا الحال بعد الآن |
Hepimiz başımız kıçımızda yaşayamayız. | Open Subtitles | كلنا لا نَستطيعُ العَيْش برؤوسِنا فوق حميرِنا. |
Başkalarına bunları yapan insanlar arasında yaşayamayız. | Open Subtitles | لا يمكننا البقاء بين أناس الذين يفعلون أشياء كهذه للآخرين |