"yakınlaşıp" - Translation from Turkish to Arabic

    • الاقتراب
        
    • الإقتراب
        
    Parçacıkların hızlı hareket etmesini sağlamak için ortamın sıcak ve birbirlerine çarpmalarına yetecek kadar yoğun olması gerekir ki, birbirine yakınlaşıp gerçekten birleşebilsinler. Open Subtitles ولتفعل هذا عليك توفير الحرارة العالية لتضمن الحركة السريعة للجسيمات وتحصل على حركة عنيفة بحيث يتم التصادم وبذلك يتم الاقتراب بينهما بسرعة لحدوث الاندماج
    Jade böyle bir adama yakınlaşıp ne yapmak istesin ki? Open Subtitles ما الذى تفعله " جاد " بمحاولة الاقتراب من رجل كهذا ؟
    Evet ama sana yakınlaşıp, sonra da öldüğümü görmeni istemiyorum. Open Subtitles نعم، ولكن... أنا لا أريد الاقتراب لك ومن ثم يكون تراني يموت.
    Kuzey Kutbu'nda, hedefimiz kutup ayısı ailesine yakınlaşıp onları hızlı eriyen dünyalarında görüntülemekti. Open Subtitles في القطب الشمالي، كانت غايتنا الإقتراب من عائلة الدب القطبي وتصويرهم داخل هذا العالم سريع الذوبان
    Pekâlâ, hedef Tibbs'le yakınlaşıp ne zaman çatırdayacağını anlamak. Open Subtitles حسناً، كان الهدف هو الإقتراب من (تيبز) لمعرفة متى سيفقد أعصابه.
    Arthur'a yakınlaşıp, onu öldürebilirim. Open Subtitles لا يسعني الاقتراب من (آرثر)... وقتله
    Belki Paige çok yakınlaşıp... Open Subtitles ربما (بايج) خائفة من الاقتراب

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more