"yakınmış" - Translation from Turkish to Arabic

    • كان قريبا
        
    • هل هم على
        
    • كان قريب
        
    • كان أقرب
        
    Televizyoncu adam daha yakınmış. Open Subtitles ولكن الرجل ذي التلفاز هنا كان قريبا
    Televizyoncu adam daha yakınmış. Open Subtitles ولكن الرجل ذي التلفاز هنا كان قريبا
    Babasıyla çok yakınmış ki sonradan nadiren... Open Subtitles كان قريبا من والده، والذي نادرا ما رآه بعد...
    İkinci Dalga teröristlerine çok yakınmış. Open Subtitles لنعرف هل هم على اتصال مع الموجة الثانية
    İkinci Dalga teröristlerine çok yakınmış. Open Subtitles لنعرف هل هم على اتصال مع الموجة الثانية
    Ve lekelerin sıçrama şekli gösteriyor ki bu cep telefonu onu bıçaklayan kişiye çok yakınmış. Open Subtitles و الإنتشار يشير أن الهاتف كان قريب جداً ممن طعنه، ، كأنه كان على وسطه.
    Belli ki, onu bulan koşucu az kalsın ona çarpıyormuş, patikaya çok yakınmış. Open Subtitles علي ما يبدو أن صياد البط من وجده كاد أن يتعثر لقد كان قريب من الطريق
    Küçük yalancı. Maceracılığın ne olduğunu biliyor, ...ayrıca eve çok daha yakınmış. Open Subtitles الكاذب الصغير، إنه يعلم ما هو التسلّل و كان أقرب للجريمة من المنتزه.
    Craig saldırgana düşündüğümüzden daha çok yakınmış. Open Subtitles كريغ كان أقرب الى من اعتدى عليه مما ظننا
    Baban Lagos'a benden çok daha yakınmış sanki. Open Subtitles كان قريبا جدا من لاغوس اكثر مما كنت انا
    Çok yakınmış. Open Subtitles لقد كان قريب.
    Baloya yakınmış. İyi düşünmüşsün. Open Subtitles لـقد كان أقرب إلى حفلة التخرج تفــكير جيـد
    - Midland baloya yakınmış. Open Subtitles -ميدلاند) كان أقرب إلى حفل التخرج)

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more