Eğer sessiz ve sakin olabilirsen onları yakalayabilirsin. | Open Subtitles | ويمكنك الإمساك بهم، إذا كانت هادئ للغاية وثابت |
ancak o zaman onları yakalayabilirsin. | Open Subtitles | فمن الممكن إذن الإمساك بالسمكة. ماذا؟ |
Artık 12:10 trenini yakalayabilirsin. | Open Subtitles | سيكون بمقدارك اللحاق بقطار الساعة 12.10 مساءا |
Arka kapıdan çıkarsan yakalayabilirsin. | Open Subtitles | ربما تستطيع اللحاق بها إذا ذهبت إلى الخلف |
Saati ele geçirdiğinde, onu yakalayabilirsin. | Open Subtitles | تستطيع أن تقبض عليه بعد أن يعثر على الساعة |
Eğer acele edersen, oraya adamlarını yollarsan, bir kaç komandoyu oda servisiyle konuşurken yakalayabilirsin. | Open Subtitles | اذا استعجلت فيمكنك ارسال فريق هناك يمكنك أن تقبض على بعض الضباط طلب خدمة الغرف |
Onu kasabanın dışında bir yerlerde yakalayabilirsin. | Open Subtitles | وانت يمكنك القبض عليه في مكان ما خارج المدينة، بعد أن أذهب. |
Acele edersen yakalayabilirsin. | Open Subtitles | قد تلحقين بها إن أسرعتِ |
Şimdi yola çıkarsan hala onu yakalayabilirsin. | Open Subtitles | إذا تتحرّك الآن، يمكنك الإمساك به. |
Pekala, deneyip beni yakalayabilirsin | Open Subtitles | حسناً ، حاولي الإمساك بي |
Havada yakalayabilirsin de. | Open Subtitles | ويمكنك الإمساك به |
Şu şekilde, yakalayabilirsin tavuğu. | Open Subtitles | هكذا، حتى يسّعك الإمساك بها |
O hızda hayvanlara karşı sen bile bir tane yakalayabilirsin, Rafiki. | Open Subtitles | مع سرعتها يمكنكم الإمساك بأحد قرود (رافيكي) |
Aramız iyi. Belki aşağı bardaki kavgayı yakalayabilirsin. | Open Subtitles | نحن بخير، ربما بإمكانك اللحاق بالنزال في الحانه |
Acele edersen belki yakalayabilirsin. İçişleri Bölümü soruşturması nasıldı Lucas? | Open Subtitles | إذا اسرعت يمكنك اللحاق بها كيف سيجرى الامر مع تحقيق معهد التنميه الاداريه؟ |
Sanırım onu hala Paris'de otelde yakalayabilirsin. | Open Subtitles | اعتقد انه لايزال يمكنك اللحاق به فى الفندق فى "باريس". |
Asansörde yakalayabilirsin. | Open Subtitles | يمكنك اللحاق به عند المصعد الخلفي |
Muhtemelen istersen onu hala yakalayabilirsin. | Open Subtitles | على الأرجح يمكنكِ اللحاق بها لو تريدين |
Onu tekrar yakalayabilirsin. | Open Subtitles | بإمكانك أن تقبض عليه مرة أخرى. |
Onu tekrar yakalayabilirsin. | Open Subtitles | يمكنك أن تقبض علية مرة أخرى. |
- Para ile yakalayabilirsin. | Open Subtitles | -يمكنك أن تقبض عليه مع النقود |
Senin diğer insanları öldüren adamları yakalayabilirsin. | Open Subtitles | يمكنك القبض على الناس الذين يقتلون الناس الآخرين |
Acele edersen, onu yakalayabilirsin, ama ben Paris seyahati kazanacağıma güvenmezdim. | Open Subtitles | لو أسرعت، فإنك قد تلحقين بها، لكن لو كنت مكانك، لما اعتمدت على ربح تلك الرحلة إلى (باريس) |