"yaklaşamadım" - Translation from Turkish to Arabic

    • أقترب
        
    • الاقتراب
        
    • الإقتراب
        
    Yıllarca süren tedaviye rağmen kısa sürede başardığınızın yanına bile yaklaşamadım. Open Subtitles ‫ما حققته في وقت قصير جدا ‫لم أقترب منه في سنوات من العلاج
    ERL' ün skoruna yaklaşmana imkân yok. Ben daha hiç yaklaşamadım. Open Subtitles مستحيل أن تفعلى هذا فأنا لم أقترب من فعل هذا
    Hiçbir şey. Güvenlik yüzünden, yanına bile yaklaşamadım. Open Subtitles لا شيء، شكراً للأمن الذي لم يدعوني أقترب منه
    Fark edilmeden ne konuştuklarını duymak istedim fakat o kadar yaklaşamadım. Open Subtitles لم أستطيع الاقتراب كفاية حتى أستمع إلى محادثتهم دون أن أكشف
    Dikkat çekmeden daha fazla yaklaşamadım. Open Subtitles لم يمكنني الاقتراب بدون لفت الانتباه إلي
    Güvenlik çok sıkıydı. Yanına yaklaşamadım. Open Subtitles الأمن كان ملاصقًا لها، ما استطعت الاقتراب منها
    Civardaki insanlar bu piçten o kadar korkuyorlar ki hiçbirinin olası görgü şahidine yaklaşamadım bile. Open Subtitles الناس يخافون هذا الوغد للغاية لا أستطيع الإقتراب من أيّ شاهد عِيان
    İmkansız. ERL'e asla yaklaşamazsın. Ben ERL'e hiç yaklaşamadım. Open Subtitles مستحيل أن تفعلى هذا فأنا لم أقترب من فعل هذا
    Duyacak kadar yaklaşamadım ama senin ve Michael'ın adını duydum. Open Subtitles لم أقترب بمام فيه الكفاية لاسترق السمع ولكن ما سمعته ان اسمك واسم مايكل
    Duyacak kadar yaklaşamadım ama senin ve Michael'ın adını duydum. Open Subtitles لم أقترب بمام فيه الكفاية لاسترق السمع ولكن ما سمعته ان اسمك واسم مايكل
    Son 48 saati diski kontrol ederek geçirdim ama hala bir çözüme yaklaşamadım. Open Subtitles لقد أمضيت 48 ساعة الماضية في تحليل القرص الوهمي وما زلت لم أقترب إلى الحل
    Atla sikiş! Hayır yaklaşamadım bile. Open Subtitles ــ لا تضاجعي الحصان ــ لا، لا أقترب
    Seni çizdim, çizdim ama asla yaklaşamadım bile. Open Subtitles أنا أرسمك و أرسمك و لا أقترب حتى إنه فقط ...
    Lana' dan hep hoşlandım, ama asla ona yaklaşamadım. Open Subtitles دائماً ما أحببت "لانا" لكن لم يمكنني الاقتراب منها قط
    Yeterince yaklaşamadım. Open Subtitles لم أستطع الاقتراب بما يكفي
    Bu ne ya! Strickland'ın yanına bile yaklaşamadım. Open Subtitles هذا سيء, لا يمكنني حتى الاقتراب من (ستريكلاند)
    Yeterince yaklaşamadım. Open Subtitles لم أستطع الاقتراب بما يكفي
    yaklaşamadım, Open Subtitles انا لااستطيع الاقتراب
    Tüm hafta sonu yanına bile yaklaşamadım. Open Subtitles لم أستطع الإقتراب منه طوال نهاية الأسبوع.
    Ama yanına yaklaşamadım. Ofisine gittim, beni dışarı attılar. Open Subtitles لكنّني لم أستطع الإقتراب منه، ذهبتُ إلى مكتبه، فطردوني خارجاً.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more