Bu falına bakmanın en güvenilir yoludur. Kemikler asla yalan söylemez. | Open Subtitles | هذه أكثر الطرق الموثوقة لقراءة الطالع قراءة العظام لا تكذب أبداً |
Ailen sana yalan söylemez, ailen sana bir şeyler çaldırmaz. | Open Subtitles | , العائلة لا تكذب عليك , ولا تجعلك تسرق أشياء |
Ama öte yandan, bildiğimiz üzere, vücut dili yalan söylemez. | Open Subtitles | ولكن من ناحية ثانية الجسد لا يكذب كما نحن نعرف |
İnsanlar abartıp unutabilir. Ama kan, dedem gibidir. Asla yalan söylemez. | Open Subtitles | يبالغ الناس، أو ينسون لكن الدم مثل جدي، لا يكذب أبداً |
Ama ben yatırım işinde çalışıyorum, ve bizde bir söz vardır: Rakamlar yalan söylemez. | TED | لكني أعمل بمجال الاستثمارات، ونقول دائمًا: الأرقام لا تكذب. |
Sakalını kesmiş ve kılık değiştirmiş olsa da gözlerim yalan söylemez! | Open Subtitles | بالرغم من أنه حلق لحيته وتنكر عيناي لا تكذب |
Buna rğmen sakalını kesti ve kılık değiştirdi, benim gözlerim yalan söylemez. | Open Subtitles | بالرغم من أنه حلق لحيته وتنكر عيناي لا تكذب بأنه هو |
Ayrıntılara bakmalısınız. Belgeler yalan söylemez. | Open Subtitles | إن نظرت بالتفاصيل فإن الوثائق لا تكذب مطلقا |
Ayrıntılara bakmalısınız. Belgeler yalan söylemez. | Open Subtitles | إن نظرت بالتفاصيل فإن الوثائق لا تكذب مطلقا |
Spor yazarları beni sevmiyor, ama rakamlar yalan söylemez. | Open Subtitles | الكاتبون الرياضيون يكرهونني ولكن أرقامي لا تكذب |
Bana bin bir çeşit sıkıntı ve sorun çıkartabilir ama yalan söylemez. | Open Subtitles | إنه يسبب لي المتاعب و الغمّ بمئات الطرق لكنه لا يكذب عليّ |
Ne söyleyebilirim ki? bilgisayarlar asla yalan söylemez. | Open Subtitles | ماذا يمكننى ان اقول لك الكمبيوتر لا يكذب ابدا |
GPS sistemi... Küresel konum uyduları... yalan söylemez. | Open Subtitles | نظام تحديد المواقع على الأرض حسب الأقمار الصناعية لا يكذب |
Hayır. Don asla yalan söylemez. Nasıl söyleyeceğini bile bilmez. | Open Subtitles | دون لا يكذب أبدا إنه لا يعرف حتى كيف يقوم بذلك ؟ |
Ee, bir burç senin gibi güzel bir kıza asla yalan söylemez. | Open Subtitles | حسنا .. الابراج لن تكذب علي فتاة جميلة مثلك |
En azından sikin eğlendi ve o hiç yalan söylemez. | Open Subtitles | على الأقل قضيبك يستمتع بذلك و هو لن يكذب |
-Patikada yaninda olan asa asla yalan söylemez. | Open Subtitles | العصا السحريّة لاتكذب أبداً قلها بصوت خافت |
Chloe eğer zor durumda değilse bana asla yalan söylemez. | Open Subtitles | لم تكن لتكذب عليّ لو لم تكن مضطرّة. |
Bana yalan söylemez. Düğünüme gelmişti. | Open Subtitles | أنظر إنه لايكذب علي لقد كان في حفل زواجي |
Igor bana asla yalan söylemez. Igor beni önemser. | Open Subtitles | ايغور " لم يكن ليكذب علي قط , " ايغور " يهتم بشأني " |
Rahip şarap olmadığını söyledi, efendim. Rahipler yalan söylemez. | Open Subtitles | قال الكاهن أنه لا يوجد نبيذ، سيّدي والكهنة لا يكذبون |
Fakat bir şey var ki, o Adelaideyi ne kadar önemsediğini, sevdiği hakkında asla yalan söylemez. | Open Subtitles | ولكنه لم يكذب عندما قال لك انه يحبك |
Rakamlar yalan söylemez Donnie. | Open Subtitles | (لا تستطيع الفرار من الأرقام (دوني |
Babam yalan söylemez, ayrica kin de tutmaz. | Open Subtitles | والدي لا يكذب وأنه لا يحمل ضغينة |
- Taksimetreye bakın. O yalan söylemez. | Open Subtitles | -إقرأْ العداد العداد لا يَكْذبُ |
Merhaba. Korkulu gözler asla yalan söylemez. | Open Subtitles | العيون المذعوره لا يمكن أبدا أن تكذب |