"yalancıdır" - Translation from Turkish to Arabic

    • كاذب
        
    • كذاب
        
    • كاذبة
        
    • كاذبون
        
    • يكذبون
        
    • كذابون
        
    • يكذبن
        
    • كاذبات
        
    • كذّاب
        
    • كاذباً
        
    • الكذب
        
    • كاذبان
        
    - Bunu iddia ediyorsa, yalancıdır. - Yavaş ol. Seni duyabilir. Open Subtitles إذا أدعى هذا فهو كاذب أخفض صوتك فقد يسمعك
    Kim olursa olsun, aksini söyleyen yalancıdır! Open Subtitles واى شخص لا يهم من يكون أن قال ذلك فهو كاذب.
    Tersini söyleyen her kimse yalancıdır dedi. Open Subtitles قال أيّ واحد يقول العكس فهو كذاب
    Tek sözüne inanma. yalancıdır. Open Subtitles لا تصدقي كلمة واحدة مما تقوله انها كاذبة
    Bay Corleone, bütün piçler yalancıdır. Shakspeare bununla ilgili şiirler yazmış. Open Subtitles سيد كورليونى كل الاوغاد كاذبون لقد كتب شكسبير قصص حولهم
    Aksini söyleyen yalancıdır. Open Subtitles وإذا قالوا ليسوا كذلك، فأنهم يكذبون.
    Hepsi doğuştan yalancıdır. Open Subtitles أعني، إنهم كذابون بالفطرة
    Sorulara fazlasıyla doğru cevap veren insanlar yalancıdır. Open Subtitles حين يجيب أحدهم بأن كل شيء على خير ما يرام فهو كاذب
    Kadınları anladığını söyleyen her erkek ya çok saf ya da yalancıdır. Open Subtitles أي رجل يقول أنه يفهم النساء إما أنه كاذب أو ساذج
    Öyle bir şey söyleyen bir kız kesin yalancıdır. Open Subtitles أظهر لي فتاه وآحد تقول ذلك و سأظهر لك بأنك كاذب
    Korkmayan birisi varsa ya yalancıdır ya da ölmüştür. Open Subtitles الرجل الذي لا يخاف هنا إما أنه كاذب أو ميت
    Ve size bunu emin bi şekilde söyleyebilirim ki kendisi çok iyi bir yalancıdır. Open Subtitles وأستطيع أن أؤكد لك أنه في الواقع كاذب ماهر
    Yani ben ve Sam söylerdik büyük yalancıdır o Open Subtitles اعني انا , انا اكذب طوال الوقت , وسام ... انه كذاب كبير.
    Ya da inanılmaz bir yalancıdır. Open Subtitles أو ربما أصبح كذاب ماهر.
    Ya bacağını sakatlamış bir olimpiyat jimnastikçisidir ya tüm parasını uyuşturucuya yatırmış ünlü bir çocuktur ya da evden kaçmış bir yalancıdır. Open Subtitles إما أنّها لاعبةٌ أولمبيّةٌ لوت ساقها أو طفلةٌ شهيرةٌ أنفقت كلّ مدّخراتها على المخدّرات أو أنّها هاربةٌ كاذبة
    Belki de doğruyu söyleme isteksizliği çeken bir yalancıdır. Open Subtitles ربّما هي كاذبة ينقصها الدافع المناسب لقول الحقيقة!
    Hepsi yalancıdır. İyi ve kötü yalancılar. Bir, iki büyük yalancı vardır. Open Subtitles فجميعهم كاذبون منهم من هم جيدين وسيئيين وهناك واحد أو أثنان من بارعي الكذب
    Kanıt yok tabii ki de. Bilim adamları yalancıdır. Open Subtitles بالطبع لا لأن العلماء يكذبون
    Çünkü hepsi yalancıdır. Open Subtitles لأنهم جميعآ كذابون
    Onların hepsi yalancıdır. Open Subtitles كلهن كاذبات وعندما لا يكذبن يصبحن أسوأ
    Onu konuşturmanız bir şey ifade etmez. Ona güvenemezsiniz. Deniz kızları yalancıdır. Open Subtitles لا يهمّ إنْ جعلتموها تتكلّم لا يمكن الوثوق بها، فحوريّات البحر كاذبات
    yalancıdır. Kötü ruh yalancıdır. Open Subtitles إنه كذّاب, إنّ الشيطان كذّاب
    Güvenilirliği ispatlanana kadar her hasta yalancıdır. Open Subtitles كل مريض يعتبر كاذباً إلى أن يثبت أنه صادق
    Bunu duyduğuma şaşırdım Yargıç Bey, aslında kendisi çok iyi bir yalancıdır. Open Subtitles متفاجئٌ لسماع ذلك أيها القاضي إنها في الواقع بارعة الكذب
    Grimm Kardeşler hırsız ve yalancıdır. Open Subtitles الأخوان (جريم) هذان لصان كاذبان

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more