Dâhi bir yalancıydı resmen. | Open Subtitles | أنا رأيتها. لقد كان كاذباً محترفاً. |
Önceki halkla ilişkiler müdürüm çok yoğundu ve yalancıydı. Yetişkin bir kadınım, gerçeği söyle kaldırabilirim, değil mi? | Open Subtitles | أبحث عن أحد من (نيويورك) آخر موظف علاقات عامة لدي كان كاذباً |
O profesyonel bir yalancıydı, Bay Finnegan. Evet, biliyorum. | Open Subtitles | -لقد كان كاذباً مُحترفاً، سيّد (فينيجان ). |
Bir yalancıydı. Aslında hiçbir hastalığı yoktu. | Open Subtitles | كانت كاذبه |
Bir yalancıydı. | Open Subtitles | لقد كانت كاذبه |
Çok iyi bir yalancıydı ya. Hepiniz öylesiniz. | Open Subtitles | كان كاذبًا بارعًا، جميعكم كذلك. |
Senin kahramanın Houdin de yalancıydı. | Open Subtitles | بطلك (هاودن) كان كاذبًا ايضًا |
Felicia Guthrie haklıydı. Babam yalancıydı. | Open Subtitles | لقد كانت (فيليشا غاثري) محقة لقد كان كاذباً |
Dave dolandırıcı değildi. Patalojik bir yalancıydı. | Open Subtitles | لمْ يكن (دايف) مُحتالاً، بل كان كاذباً مرضياً. |
yalancıydı demen gerekmiyor mu? | Open Subtitles | أم يجب "كان كاذباً"؟ |
Öte yandan, Dave kompulsif bir yalancıydı. | Open Subtitles | -على الجانب الآخر، كان (دايف) كاذباً قهرياً . |
Ve yalancıydı. | Open Subtitles | و كان كاذباً |
Longshadow hırsızdı ve yalancıydı. | Open Subtitles | (لونجشادو) كان لصاً و كاذباً |
Jazz Gunn tam bir yalancıydı. | Open Subtitles | (جاز غن) كان كاذباً |
Pierce! O yalancıydı. | Open Subtitles | بيرس) لقد كان كاذباً) |
Bir yalancıydı. | Open Subtitles | لقد كانت كاذبه |