"yalanlarınla" - Translation from Turkish to Arabic

    • بأكاذيبك
        
    • أكاذيبك
        
    • الأكاذيب
        
    • اكاذيبك
        
    Kızımı şaşırttın ve onu yalanlarınla besledin. Open Subtitles لقد قمت بخداع ابنتي بأكاذيبك الملتوية
    Bana yalanlarınla mı eziyet etmelisin? Open Subtitles هل يجب أن تعذبينى بأكاذيبك ؟
    Diğer yalanlarınla açıklanamayan tüm semptomlarını açıklar. Open Subtitles مما يفسر كل أعراضك التي لا تفسرها أكاذيبك
    yalanlarınla kötü talih arasında bir rakam. Open Subtitles وفى مكان ما بين أكاذيبك وحظك السىء
    Okuldaki 3 yıl boyunca birlikte vakit geçirdik ama her seferinde yalanlarınla beni kandırırdın. Open Subtitles في الثلاث سنوات التي قضيناها سوياً أتساءل كم من الأكاذيب السخيفة أخبرتيني
    Anlaşmayı bitir yoksa teslim olur ve verdiğim ifadenin, senin yalanlarınla dolu olduğunu söylerim. Open Subtitles اقتلي الصفقة وإلا أسلم نفسي للمدعى العام وأخبرهم أقوالي عن طرد الأكاذيب التي تغذيني بها
    Henüz iki kadeh içtin ve daha şimdiden yalanlarınla övünüyorsun. Open Subtitles لقد خدعتموني أنتما الإثنان و أنت بالفعل تتحدثين عن كل اكاذيبك
    Beni yalanlarınla zehirledin. Open Subtitles لقد أضجرتني بأكاذيبك
    Odin'in Evi hainlerle dolu. yalanlarınla babamın adını kirletme! Open Subtitles منزل ( أودن ) مليء بالخونة - لا تهين اسم والدي بأكاذيبك -
    Sen ise kahrolası yalanlarınla bunu mahvettin. Open Subtitles لقد دمرت كل هذا مع أكاذيبك
    yalanlarınla sarhoş oluyordun. Open Subtitles تثملين على أكاذيبك
    Hâlâ senin yalanlarınla besleniyorum. Open Subtitles فما زلت أتغذَّى على أكاذيبك يا (جايكوب ستون).
    Çünkü bana, artık bildiğim yalanlarınla Hamptons'a taşındığın an harekete geçmişsin gibi göründü. Open Subtitles لأنه يبدو لي بأنكِ خططت كل شيء باللحظه التي جئتِ بها للهامبتونز مع الأكاذيب التي أعرفها جيداً
    Onun ve arkadaşlarının aklını yalanlarınla doldurduğunu öğrendim. Open Subtitles أن كنت شغل رأسها وجميع رؤوس أصدقائها مع الأكاذيب.
    Lex'i sırların ve yalanlarınla sen yok ettin. Aynı yalanlar Conner'ı bana getirdi. Open Subtitles دمرت (ليكس) بأسرارك وأكاذيبك ونفس الأكاذيب قربت (كونر) مني
    Buraya sadece, yalanlarınla beni aşağılamaya geldiğini bilmem gerekirdi. Open Subtitles كان يجب ان اعرف انك اتيت بي الى هنا فقط لأهانتي بمزيد من اكاذيبك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more