"yalanlara" - Translation from Turkish to Arabic

    • أكاذيب
        
    • الاكاذيب
        
    • الكذبات
        
    • الكذبة
        
    • للأكاذيب
        
    • بالأكاذيب
        
    • أكاذيبك
        
    • على الأكاذيب
        
    Söylenip yok olan yalanlara bakabiliyorum. TED أستطيع أن أرى أكاذيب كانت من قبل قيلت ثم اختفت.
    Arron Banks'ın Rus hükûmetiyle saklı ilişkisi hakkında söylediği yalanlara hiç değinmeyeceğim bile. TED ولن أخوض في أكاذيب أرون بانكس بشأن علاقته السرية بالحكومة الروسية.
    Bana hırsızlık numaraları veriyorsun ve yalanlara mı tahammülün yok? Open Subtitles انت تعطينى نصائح للسرقة و لا يمكنك تحمل الاكاذيب ؟
    Bir de benim katlanmak zorunda olduğum yalanlara bir bak! Bir sürü hile, ikiyüzlülük! Open Subtitles انظر الى كل الاكاذيب التى أطرحها جانبا ، ذرائع و نفاق
    Ancak ufak yalanlar, büyük yalanlara döner ve aradaki güven zedelenir. Open Subtitles لكن بعض الكذبات تكبر لتصبح اكبر يصنع نمط من عدم المصداقيه
    Yeterince yalan söylersiniz, o yalanlara kendiniz de inanıyorsunuz. Evet. Open Subtitles تبدأ تصدق كذبتك ان أنت رددت الكذبة مرارا وتكرارا
    yalanlara geri dönüş, kimsenin yaramı görmek istemesini sormayacağını umarak. Open Subtitles العودة للأكاذيب... وأتمنى أن لا يطلب أحد رؤية... هذا الجرح أبداً
    Doğru olmadığını bildiğiniz hâlde yalanlara kasten inanmak. Open Subtitles أن تؤمن عمداً بالأكاذيب بينما تعرف أنها مزيفة
    Ve diğerlerini de bu yalanlara inandırırsanız kazanırsınız. Open Subtitles واذا كان بإمكانك أن تجعل الآخرين يصدقون أكاذيبك سوف تربح
    Ancak bunun bir önemi yok– hatırlayın, sorgulayıcının vardığı sonuç yalanlara dayanıyordu. TED ولكن هذا لا يهم تذكر، استنتاجه مبني على أكاذيب.
    Ama, şansın yardımıyla gelen küstah yalanlara dikkat edin. Open Subtitles ولكن فلتنتبهوا من أكاذيب الوقحين التي ترافق حلفاء الحظ
    Ve sarf ettiğin yalanlara dayanarak, savcı yardımcısına cinayet iddianamesini imzalatacağız. Open Subtitles و، استنادا إلى أكاذيب أَلتي وضعتها، إِننا سنأُخذِكَ إِلى وزارة الَدفاع أن أنتهينا من تُهمة القتل
    Bir de benim katlanmak zorunda olduğum yalanlara bir bak! Bir sürü hile, ikiyüzlülük! Open Subtitles انظر الى كل الاكاذيب التى أطرحها جانبا ، ذرائع و نفاق
    Hükümetin sana söylediği yalanlara hâlâ inanamıyorsun. Open Subtitles لا يمكنك ان تصدق الاكاذيب التي تخبرك اياها حكومتك
    Ve o yalanlara son verdim. Open Subtitles بان اضع نهايات لهذه الاكاذيب
    Tembel olduğunu hep bilirdim, ama bu kadar zavallı yalanlara sığınacağını tahmin etmemiştim! Open Subtitles لطالما علمت بأنك كسول و لكن لم أدرك أنك ستنحدر لمثل هذه الكذبات المثيره للشفقه
    Hayatını yalanlara kanarak mı geçirmek istiyorsun? Open Subtitles أتريد أن تستمر في تصديق تلك الكذبات ؟
    Güzel bir masa için söylediğimiz beyaz yalanlara bak. Open Subtitles الكذبات البيضاء الصَغيرة واحد سَتُخبرُ لa منضدة جيدة , huh؟
    yalanlara çok takıldığın için gerçekleri göremediğini söylüyor. Open Subtitles وهو يقول لك بأنك مشغول في البحث عن الكذبة التي لا تجعلك ترى الحقيقة
    Fakat insanlar yalanlara o kadar inanmaya başladılar ki, bana saldırmaya yeltendiler. Open Subtitles لكن الناس الذين صدقو الكذبة بدأوا يهاجموني.
    yalanlara "hayır" deyin! Open Subtitles قل " لا " للأكاذيب
    Özellikle kendimize söylediğimiz yalanlara bayıIırım. Open Subtitles أنني مغرم تماماً بالأكاذيب التي نقولها لأنفسنا.
    Sen milyonlar kazanırken, ben acıya, yalanlara ve ihanete ibret olsun diye, tüm birikimimi ve ödüllendirilmemiş kabiliyetimi burayı yapmaya harcadım. Open Subtitles لذا بينما كنت أنت تجني الملايين قمت أنا بإستثمار إبداعاتي التي لم أكافأ عليها، وعملي الدؤوب في صنع هذا المنزل ليكون درس لك لتعاني بسبب أكاذيبك وخيانتك
    Sayın yargıç, yalanlara dayanan bir dava bu, yalanlardan yapılı bir dağın tepesine yığılmış kağıttan ev bu. Open Subtitles معاليك هذهِ قضيّة بينت على الأكاذيب مكدّسة في بيت من الورق واقفة على جبل من الأكاذيب الملفقة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more