"yalnız gel" - Translation from Turkish to Arabic

    • تعال لوحدك
        
    • تعال بمفردك
        
    • تعال وحدك
        
    • تعال عندما
        
    • تعالي بمفردك
        
    • تعالي لوحدكِ
        
    • أن تأتي بمفردك
        
    • وتعال بمفردك
        
    • تأتي لوحدك
        
    • تأتي وحدك
        
    15 dakika sonra yan sokakta buluşalım. Yalnız gel. Open Subtitles قابلني في الممر بعد ربع ساعة، تعال لوحدك
    Yarın sabah saat 7'de Belediye Binası'nın önünde buluşuruz. Ve Yalnız gel. Open Subtitles في السابعة صباحاً في البناء السابع أجل و تعال لوحدك
    Ve kız arkadaşını tekrar görmek istiyorsan Yalnız gel. Open Subtitles و اذا أردت أن ترى حبيبتك ثانية تعال بمفردك
    Balıkçılık bölgesinde bir depom var. Yalnız gel. Open Subtitles لدي مستودع في منطقة صيد السمك تعال بمفردك
    Eğer Geum Jan Di'yi kurtarmayı istiyorsan, Yalnız gel. Open Subtitles [. ان اردت ان تنقذ كيم جان-دى تعال وحدك]
    Telefonun arkasına bak ve Yalnız gel. İzlenmediğinden emin ol. Open Subtitles انظر خلف الهاتف، و تعال عندما تتأكد من أنك لست مراقب.
    Ve bir dahaki sefer Yalnız gel... Open Subtitles و تعالي بمفردك المرة القادمة, أو ستجدون جثث الرهائن الثلاثة
    Yalnız gel! Open Subtitles فقط تعالي لوحدكِ
    S*ktir. Yalnız gel demiştim. Open Subtitles تباً لكي , أخبرتك أن تأتي بمفردك
    Yarın sabah saat 7'de Senato Binası'nın önünde buluşuyoruz. Ve Yalnız gel. Open Subtitles في السابعة صباحاً في البناء السابع أجل و تعال لوحدك
    Eğer Geum Jan Di'yi kurtarmayı istiyorsan, Yalnız gel. Open Subtitles اذا اردت ان تحافظ على قوم جان دي , تعال لوحدك
    Saat 9'da, Willow Park'a $10,000 getir. Yalnız gel. Open Subtitles "أريد 10 ألاف دولار نتقابل بحديقه والو في التاسعه" "تعال لوحدك"
    "Yalnız gel," Shawn, yani yalnız gidiyoruz. Open Subtitles -كلا . "تعال لوحدك" يا (شون)، يعني أن نذهب لوحدنا.
    Clarion otelin lobisi, saat 16.00'da. Yalnız gel. Open Subtitles مليونان، في ردهة فندق (كلاريون) عند الرابعة ظهراً، تعال لوحدك
    Onu bir daha görmek istiyorsan Yalnız gel. Open Subtitles إذا كنت تريد أن تراها على قيد الحياة، تعال بمفردك.
    Onu bir daha görmek istiyorsan Yalnız gel. Open Subtitles إذا كنت تريد أن تراها على قيد الحياة. تعال بمفردك.
    Yalnız gel, yoksa hepsini öldürürüm. Open Subtitles تعال بمفردك أو أقتلهم جميعاً.
    Eğer Geum Jan Di'yi kurtarmayı istiyorsan, Yalnız gel. Open Subtitles [. ان اردت ان تنقذ كيم جان-دى تعال وحدك]
    3 saat sonra ve Yalnız gel. Open Subtitles على بعد 3 ساعات تعال وحدك
    Yalnız gel, yoksa kız ölür. Open Subtitles تعال وحدك أو ستموت الطفلة.
    Telefonun arkasına bak ve Yalnız gel. İzlenmediğinden emin ol. Open Subtitles ،انظر خلف الهاتف .و تعال عندما تتأكد من أنك لست مراقب
    Polise haber verme. Yalnız gel. Open Subtitles لا تجلب الشرطة تعالي بمفردك
    "Başım dertte. Yalnız gel." Open Subtitles "أنا في ورطة تعالي لوحدكِ"
    Yalnız gel demiştim! Open Subtitles لقد أمرتك أن تأتي بمفردك
    SEATAC terminali bir numara Ve Yalnız gel. Open Subtitles سيتاك وحدة فرعية رقم واحد، وتعال بمفردك
    Sana Yalnız gel demiştim. Ne diye istemediğim kişiyi de getirdin? Open Subtitles أخبرتك أن تأتي لوحدك ، لذا لما سحبت الغير مرغوب فيهم ؟
    Ve bu konuşmayı dinleyen FBI ajanlarına söyle bir kutu konfeti yerine Bildirgeyi geri istiyorlarsa Yalnız gel. Open Subtitles إذا أرادوا إستعادة الوثيقة وليس صندوق النثار يجب أن تأتي وحدك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more