Elveda demek çok zor olacaktı, bu yüzden ben yalnız gideceğim. | Open Subtitles | الوداع سوف يكون مؤلماً, لذا سأذهب لوحدي. |
Patlama melekleri etkilemiyor. Bu yüzden yalnız gideceğim. | Open Subtitles | إن السقوط لا يسبب المرض للملائكة سأذهب لوحدي |
Tanrı beni çağırdı Tsippora. yalnız gideceğim. | Open Subtitles | لقد نادانى الله يا صافوره سأذهب وحدي |
Tanrı beni çağırdı, Tsippora. yalnız gideceğim. | Open Subtitles | لقد نادانى الله يا صافوره سأذهب وحدي |
- yalnız gideceğim. - Yine başına bela açmak için mi? | Open Subtitles | سأذهب بمفردي و التعلق بالجرف مرة أخرى؟ |
yalnız gideceğim dedim. | Open Subtitles | لقد قلت اني ساذهب لوحدي |
Buradan itibaren yalnız gideceğim. | Open Subtitles | سوف أذهب لوحدي من هنا |
Ben yalnız gideceğim. | Open Subtitles | وسوف أذهب وحدي . |
Durumun hassasiyetini anlıyorum. yalnız gideceğim. | Open Subtitles | أتفّهم مقدار حساسيّة الوضع, سأذهب لوحدي |
Beni oraya Yvonne götürecek. yalnız gideceğim. | Open Subtitles | إيفون ستأخذني الى هناك سأذهب لوحدي |
Beni oraya Yvonne götürecek. yalnız gideceğim. | Open Subtitles | إيفون ستأخذني الى هناك سأذهب لوحدي |
Hayır. yalnız gideceğim. | Open Subtitles | لا ، سأذهب وحدي |
Çünkü yalnız gideceğim. | Open Subtitles | لأنني سأذهب وحدي |
yalnız gideceğim. Hayır, yalnız değil. | Open Subtitles | أجل أعرف، سأذهب وحدي |
- Biz değil, yalnız gideceğim. | Open Subtitles | لن ننزل، بل سأذهب بمفردي |
Sanırım yalnız gideceğim. Ashley ile yapacaklarım var. | Open Subtitles | سأذهب بمفردي عليّ التدارك مع (آشلي) |
yalnız gideceğim. | Open Subtitles | سأذهب بمفردي |
yalnız gideceğim. Doktor "kişiliğini kazanıp kimseye askıntı olmamalısın" dedi. | Open Subtitles | ساذهب لوحدي دكتور (شو) قال انه يجب ان اذهب لوحدي و لست بحاجه الي اي صحبه |
Bu gece yalnız gideceğim. | Open Subtitles | انا ساذهب لوحدي الليله. |
Aslında yalnız gideceğim. | Open Subtitles | في الواقع، ساذهب لوحدي. |
Ben yalnız gideceğim. | Open Subtitles | يجب أن أذهب لوحدي... |
- Buradan sonra yalnız gideceğim. | Open Subtitles | -من هنا أذهب وحدي |