İyi dinleyin çünkü yalnızca bir kere söyleyeceğim. | Open Subtitles | اسمعوا جيدًا ، لأني سأقول ذلك مرة واحدة فقط |
Bu yalnızca bir kere olacak o yüzden hakkını iyi kullan. | Open Subtitles | هذا سوف يحصل مرة واحدة فقط لذا إبدأ بالعد |
Ve bunu yalnızca bir kere daha görmüştüm ve sonu iyi bitmemişti. | Open Subtitles | و قد رأيته مرة واحدة فقط و لم ينتهي الأمر على ما يرام |
yalnızca bir kere söyleyeceğim. | Open Subtitles | إذا أردت شيئاً اكثر لي |
yalnızca bir kere söyleyeceğim. | Open Subtitles | إذا أردت شيئاً اكثر لي |
Bu arada, okyanusu geçmek hayatınızda yalnızca bir kere yapmanız gereken şeylerden. | Open Subtitles | بالمناسبة، أن السفر عبر المحيط هو نوعًا ما شيء عليك فعله مرة واحدة فقط. |
Danilov'u yalnızca bir kere öldürebilirim ama. | Open Subtitles | حسناً, يمكنني أن أقتل (دافيلوف) مرة واحدة فقط. |
Ama yalnızca bir kere oldu. | Open Subtitles | لكنها كانت مرة واحدة فقط |
yalnızca bir kere. | Open Subtitles | .مرة واحدة فقط |