Birkaç saat içinde o aleti almamız için bize yalvarırlar. | Open Subtitles | بعد ساعتين , سوف يتوسلون إلينا حتى نأخذه من أيديهم |
Her şeye rağmen önümüzde diz çöküp yalvarırlar, çünkü mutluluklarını bozacak hiçbir şeye tahammül edemiyorlar. | Open Subtitles | و لا أعلم لماذا يثيرون كل هذه الضجه حوله و لكنهم يفعلون و كلما جعلتيهم يتوسلون بشكل أكبر إزداد مدى سعادتهم |
Önce sizi terkederler, sonra geri dönmeniz için yalvarırlar, sonra sizi tekrar terkederler. | Open Subtitles | إنهم ينفصلون عنكِ, ثم يتوسلون إليك للعودة و من ثم ينفصلون مجدداً |
Sonra bana gelir ve yalvarırlar. | Open Subtitles | ثم يأتون إليّ ويتوسلون. |
Gözünün içine bakar, yalvarırlar. | Open Subtitles | يحدقون, ويتوسلون... |
Dur bir dakika. Mulanıbir savaş kahramanı yaparsam işe dönmem için bana yalvarırlar. | Open Subtitles | أَجعل (مولان) بطل حرب، وهم سيترجونني للرجوع للعمل |
Eğer bir herifle çıkmak istemezseniz ve onu terkederseniz, sırf sizi terkedebilmek için geri dön diye yalvarırlar. | Open Subtitles | بعد ذلك يتوسلون إليك لتعودي لكي ينفصلوا عنكِ مجدداً |
Hatta belli başlı durumlarda bunun için yalvarırlar bile. | Open Subtitles | في مواقف معينة, يتوسلون إلى ذلك في الحقيقة |
Alman için yalvarırlar. "Eline al lütfen." derler. | Open Subtitles | سوف يتوسلون لذلك, سوف يقولون لك أعطيني استمناء باليد فحسب |
Genellikle kendi ölümleri için yalvarırlar. | Open Subtitles | إنهم غالباً يتوسلون لموتهم |
Adeta kalplerinin kırılması için yalvarırlar. | Open Subtitles | انهم يتوسلون لتتحطم قلوبهم |
Ağlarlar, sızlarlar, yalvarırlar. | Open Subtitles | يبكون، يتوسلون |
Mulan'ı bir savaş kahramanı yaparım, o zaman işe dönmem için bana yalvarırlar | Open Subtitles | أَجعل (مولان) بطل حرب، وهم سيترجونني للرجوع للعمل |