| Hiç yalvarmadım, yalvarmam da. Silahı bırakmazsan kolunu kıracağım! | Open Subtitles | لم أتوسل يوماً ولن أفعل وسأكسر ذراعك إن لم تفلت السلاح |
| Genellikle donanma işleri için denize adam çıkarmak için yalvarmam gerekir. | Open Subtitles | في العادة أتوسل للرجال للذهاب للبحر في عقودات البحرية. |
| Fakat affedilmek için yalvarmam gereken diğerleri var. | Open Subtitles | لكن هناكَ آخرون يجبُ أن أتوسل إليهم للعفو. |
| İkincisi, ben yalvarmam. | Open Subtitles | وثانيا، أنا لا أستجدى. |
| Sana borç vermek için yalvarmam mı gerek? | Open Subtitles | هل يجب عليّ أن أتوسّل لتقبلَ مالي؟ |
| Ya da elimi eteğimi işten çekip, iş arkadaşlarıma perşembeyi salı'ya çekelim diye yalvarmam mı. | Open Subtitles | أو كأني أجلس على يدي وركبتي وأتوسل لوالدي لكي يغيرو الثلاثاء إلى الخميس |
| Şu son aylarda Fransa'da yaptığım tüm fedakârlıklar kendimi sıradan birine düşürmem para için yalvarmam, hepsi heba oldu. | Open Subtitles | كل التضحيات التي قمت بها في الأشهر الأخيرة في فرنسا أنزل مستواي للعامة أتوسل من أجل المال |
| Oraya gidip geri dönmesi için ona yalvarmam lazım. | Open Subtitles | عليّ أن أذهب إلى هناك و أتوسل لها أن تعود |
| Kurulmasına yardım ettiğim ülkenin vatandaşı olmak için yalvarmam yetmiyormuş gibi bir de ulusumuzun tarihini saçma sapan özetlerden mi öğreneceğim? | Open Subtitles | إذا ليس من المشين بشكل كافي بأنه يجب عليّ ان أتوسل لأصبح مواطناً للدولة التي قمت جزئياً بتأسيسها يجب أن اتعلم أيضا بها عن ظهر قلب خلاصة الخطأ النحوي |
| Ben asla yalvarmam Truss.Bunu biliyorsun. | Open Subtitles | أنا لا أتوسل تروس. هل تعلم أن. |
| Kimseye yalvarmam. | Open Subtitles | إنني لا أتوسل لأي شخص |
| Sana yalvarmam mı gerek? | Open Subtitles | هل تريدني أن أتوسل لك؟ |
| Yanıma taşınman için sana yalvarmam gerekti. | Open Subtitles | كنت أتوسل أن تنتقلي للعيش معي |
| Lanet olası, yalvarmam! | Open Subtitles | انتظر لحظة. أنا لا أتوسل! |
| Asla kendimi bir adamın evine davet ettirip, gözlerini bağlayıp safran sosuyla beslerken, San Francisco'ya gitme diye yalvarmam | Open Subtitles | لا أستضيف نفسي مطلقاً إلى شقة رجل وأضععصابةعلى عينيه... و أطعمه صلصة الزعفران بينما أتوسل له ألاّ يذهب إلى (سان فرانسيسكو) |
| yalvarmam ben. | Open Subtitles | أنا لا أتوسل. |
| - Ben yalvarmam. | Open Subtitles | -أنا لا أتوسل |
| Bırak Mr. Minobe'yi gelmesi için asla kimseye yalvarmam. | Open Subtitles | (إنه ليس فقط السيد (مينوبي لم أتوسّل أبداً لأي شخص أن يأتي |
| - Yalvarmanı bekliyorum - yalvarmam. - Her halükârda yarın beni göreceksin. | Open Subtitles | "أنا أنتظر أن تتوسّلين" "أنا لا أتوسّل" |
| Ya da elimi eteğimi işten çekip, iş arkadaşlarıma perşembeyi salıya çekelim diye yalvarmam mı. | Open Subtitles | أو كأني أجلس على يدي وركبتي وأتوسل لوالدي لكي يغيرو الثلاثاء إلى الخميس |