"yanıldığını" - Translation from Turkish to Arabic

• مخطئ
• مخطئة
• مخطىء
• مخطئاً
• على خطأ
• مخطئا
• مُخطئ
• مخطئين
• مخطيء
• مخطأة
• مخطأ
• مخطئه
• مخطئًا
• أخطأ
• مُخطئة

Ben de yanıldığını söylersem ırkçılık yapmış olurum diye düşündüm.
و أنا ظننت أني سأكون عنصرياً إذا أخبرتك أنك مخطئ.

- Ayrılmanızı tavsiye etti. - Arkadaşınıza yanıldığını söylersiniz.
ـ وينصحك بالرحيل ـ بوسعكم إخبار صديقكم إنه مخطئ

yanıldığını biliyor. Scarlett'ı görmek istiyor.
هي تعلم أنكِ كنتِ مخطئة إنها تريد رؤية سكارليت

Onun gibi biriyle ilişkisini sürdürmesi yüzünden olanları hak etmişti. Ne kadar yanıldığını bilmiyorsun.
حمله للعجب بها لا تعرفين كم أنت مخطئة بشأنه

Bence çıkıp herkese yanıldığını göstermen için bir fırsat bu.
أعتقد أن هذه فرصتكِ للخروج والإثبات أن الجميع مخطىء

Birçok hayranı bugün buraya senin yanıldığını umarak gelmiş Sam.
يأمل الكثير من الجمهور هنا أن تكون مخطئاً يا سام.

Sen de onların yanıldığını kanıtlayacak bir delil bulmadın.
و أنت لم تقدم أيه أدلة لتثبت أنهم على خطأ

Çoğu insan yanıldığını itiraf etmez de.
أغلب الناس لا تعترف عندما يكونوا مخطئين أنا مخطئ طوال الوقت

Tıbbi dereceler her şey değildir. yanıldığını biliyorum.
بإمكانه تمزيق شهادته الجامعية تلك انا على يقين بأنه مخطئ

Dr. House'un yanıldığını ve steroid tedavisinin tehlikeli olabileceğini düşünüyorum.
أظن أن د. هاوس مخطئ وأن العلاج بالستيروئيدات قد يكون خطيراً

Bu doğru değil. Sana yanıldığını göstereceğim.
هذا غير صحيح , وانا سوف أوضح لك انك مخطئ

Tutulma anında çekilmiş bu fotoğrafik levha mukayese levhası ile birebir örtüşürse, Einstein'ın yanıldığını ve Newton'ın kuramının tutarlı olduğunu anlayacağız.
ان كانت النجوم في هذه الاطباق مطابقة لاطباق المقارنة اينشتين مخطئ و نظرية نيوتن تبقى

Tabi, eğer, şimdi yanıldığını kabul edersen...
مالم، بالطبع، تريدين فقط الإعتراف بأنكي كنتي مخطئة

İlaç konusunda tamamen yanıldığını düşündüm ama yine de seni destekledim çünkü yaşlı bir kadının evinde beni becerebileceğini farkettim.
أظن أنك مخطئة تماماً طبياً لكن وافقتك علي أية حال لأنني أظن أنك ستضاجعيني في منزل سيدة عجوز

Affedersin, az önce benim haklı çıktığımı, seninse yanıldığını mı söyledin?
عفـــواً , هل قلتي أنني كنت محق وانت مخطئة ..

Bu babamın yanıldığını sana söylediğim kısmı.
هذا هو الأمر حيث أستطيع أن أقول لك والدي مخطىء

Bu tip konularda daha önce yanıldığını hiç görmedim.
إنه لم يكن مخطئاً أبداً في هذا النوع من الأشياء من قبل

yanıldığını söylüyor.Kendini özgür hissetmiyor.
لقد كان على خطأ. وهو لا يشعر بالحرية بل يشعر بأنه

...ben yapmadım dedin. Burada benim görevim; seni görenin yanıldığını söylemektir.
فواجبي هنا هو بأن أدعهم ينظرون للشخص الذي رأى كان مخطئا

Babamın yanıldığını kanıtlamak için tuvaleti tamir edeceğim.
أود حقًا أن أصلح المرحاض، لأثبت لأبي أنه مُخطئ

Bu güne kadar herkes böyle düşündü ama sonunda hepsi yanıldığını anladı.
هذا هو بالضبط ما يعتقده الجميع ، ولكن الجميع صدف أنهم كانوا مخطئين.

Yani Vali haklı çıkmıştı. Ama gün içerisinde, şehirden bir adam geldi onun yanıldığını söyledi bu yüzden adamı vurdular.
فشعر العمدة أنه على حق، ولكن بالنهار جاء رجل من المدينة وقال للعمدة أنه مخطيء وأنه قد يُقتل على فعلته

Sadece kapıyı aç ve benim hakkımda ne kadar yanıldığını gör.
فقط افتحي الباب ستعرفين كم كنتي مخطأة بحقي

Bir adam yanıldığını kabul ederse hemen hatalarının tümü affolur.
هل سمعت عن فلسفة ان هناك رجلا اعترف انه مخطأ وانه في الحال يطلب المغفرة لأخطائه

Onun söylediklerini sadece ona ne kadar yanıldığını söyleyebilmek için dinliyorsun.
أنت تستمع لما تقول لكى تخبرها لماذا هى مخطئه بما تقول

yanıldığını söylemiyorum ama hangi ulus devlet bize saldırdı?
أنا لا أقول بأنك مخطئًا لكن ما هي الدولة التي هاجمتنا؟

O günden beri birçok konuşmada George Orwell'ın yanıldığını duyduk.
الكثير من المحادثات منذ ذلك الوقت كانت حول النصوص التي أخطأ فيها جورج أوريل.

Aslında, çoğu erkek hakkında yanıldığını söyleyebilseydim keşke.
.. أتعرفين أتمنى لو كُنتُ أستطيع أن أقول أنّكِ مُخطئة بشأن أغلب الرجال