"yanlış anlaşılma var" - Translation from Turkish to Arabic

    • هناك سوء فهم
        
    • هناك سوء تفاهم
        
    • حصل سوء فهم
        
    • هناك خطأ ما
        
    • هناك سوء فهمٍ
        
    • سوء فهم رهيب
        
    Başkanla aramızda bir... yanlış anlaşılma var... Open Subtitles هناك سوء فهم بسيط حصل بيني و بين المحافظ
    Başkanla aramızda bir... yanlış anlaşılma var... Bak ne diyeceğim. Open Subtitles هناك سوء فهم بسيط حصل بيني و بين المحافظ
    Dinle beni ahbap. Büyük bir yanlış anlaşılma var. Open Subtitles اسمعنى يارجل,كان هناك سوء تفاهم ما
    Bir yanlış anlaşılma var. Open Subtitles إذا كان هذا الولد إبنك؟ هناك سوء تفاهم
    Büyük bir yanlış anlaşılma var. Ben sadece fanım. Open Subtitles حصل سوء فهم كبير، أنا مجرد معجبة
    Bir yanlış anlaşılma var! Ne vatan hainliği? Open Subtitles لابد ان هناك خطأ ما ماذا تعنون بخيانة عظمي ؟
    Affedersiniz, bayım. Ortada bir yanlış anlaşılma var. Ben şey belediyesinde... Open Subtitles سيدي أظن أن هناك سوء فهم ... أنا أعمل بمكتب
    Gey olduğuma dair bir yanlış anlaşılma var gibi görünüyor. Open Subtitles يبدو أن هناك سوء فهم هنا أنني شاذ
    yanlış anlaşılma var ortada. Open Subtitles لابدّ أن هناك سوء فهم
    - Görünüşe göre bir yanlış anlaşılma var. Open Subtitles ‫يبدو أن هناك سوء فهم
    Kardeşlerim... yanlış anlaşılma var. Open Subtitles ‎إخواني.. كان هناك سوء فهم. ‏
    Bir yanlış anlaşılma var. Open Subtitles لا بد أن هناك سوء فهم
    Küçük bir yanlış anlaşılma var. Sen tam olarak normal bir çocuk değilsin. Biliyorum! Open Subtitles توبى هناك سوء تفاهم انت لست بصبى عادى ؟
    Bu soruşturmada bir yanlış anlaşılma var. Open Subtitles يبدو أن هناك سوء تفاهم في هذا التحقيق
    Bayan Ren, sanırım bir yanlış anlaşılma var. Open Subtitles آنسة رين ، أظن أن هناك سوء تفاهم
    Oturun. Biz yapmadık. Bir yanlış anlaşılma var. Open Subtitles نحن لم نسرق , هناك سوء تفاهم
    Bir yanlış anlaşılma var gibi görünüyor. Open Subtitles يبدو أن هناك سوء تفاهم أوه؟
    Oraya gelir gelmez şöyle bir bakıp psikiatristi görmek istemiş ve ona "Ortada çok önemli bir yanlış anlaşılma var. Ben, zihinsel olarak hasta değilim." TED وفي اللحظة التي وصل فيها إلى هذا المكان، قال بأنه ألقى نظرة واحدة على المكان، طلب رؤية الطبيب النفسي، قال: "لقد حصل سوء فهم رهيب. أنا لست مريضا عقليا."
    Sanırım, yanlış insanı yakaladın, ortada bir yanlış anlaşılma var. Open Subtitles أظنك أخذت الشخص الخطأ، هناك خطأ ما
    Belli ki büyük bir yanlış anlaşılma var. Bu da mı yanlış anlaşılma? Open Subtitles -اسمعا، من الواضح أنّ هناك سوء فهمٍ ما .
    Profesör, eğer bize bir dakika verirseniz ortada büyük bir yanlış anlaşılma var ve eminim ki bütün bunları çözebiliriz. Open Subtitles أيها الأستاذ إذا أعطيتنا دقيقة فقط إنه هذا هو سوء فهم رهيب و أنا متأكد من أنه يمكننا التوصل لحل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more