Çok fazla yanlış bilgi veriliyordu ve bir şeyler tersti. | Open Subtitles | وكان هُناك العديد من تلك الأشياء، معلومات خاطئة.. وأحياناً منقوصة. |
Katil olduğunu söyleyenleri ayıklamak için basına yanlış bilgi verildi. | Open Subtitles | معلومات خاطئة اعطيت للصحافة لتسكت عن هؤلاء الذين قالوا بانهم امسكوا القاتل |
"Bana yanlış bilgi vererek işimi bıraktırdığınız için" mi demek istiyorsun? | Open Subtitles | تعني بإخبارك معلومات خاطئة التي جعلتك تترك وظيفتك؟ |
Alçak herif, nasıl bana yanlış bilgi verirsin? | Open Subtitles | وغد، كيف استطعت ان تُعطينا معلوماتٍ خاطئة ؟ |
Apophis'e yanlış bilgi aktarmak için kullanıldın. | Open Subtitles | لقد استعملناك كقناة لنقل المعلومات الخاطئة لأبوفيس |
Sovyetlere çalıştığını bildiğimiz bir sigortacıyla bağlantıda olan bir muhbir Bay Shelby'e yanlış bilgi vermiş. | Open Subtitles | يبدو أن السيد (شيلبي) اعطي معلومات سيئة من قبل مخبر كان ايضاً في أتصال مع ضامن السندات الذي ، كما نعلم مع الروسيين |
Sana işkence yapıyorken, dayanamayıp itiraf edermiş gibi ona yanlış bilgi vereceksin. | Open Subtitles | ثم يجب أن تعطيه معلومة خاطئة و أنت تتظاهر بالأعتراف من التعذيب |
Senin James O'Keefe'nin yanlış bilgi kakalamadığını nereden bileceğim, ...oltaya gelip, kendisini güldüreceğimi umut ediyordur belki? | Open Subtitles | وكيف لي أن أعلم أنه لم يتم تضليلك بمعلوماتٍ خاطئة من قبل جيمس أوكيف على أمل أن أجري خلفها وأجعل يومه سعيدًا بفشلي؟ |
Davayı yürütenlerin Size yanlış bilgi verdiğine inanıyoruz. | Open Subtitles | نحن نعتقد أن سيادتكم عُرض عليك معلومات خطأ بواسطتهم نحاول إعادة المحاكمة |
-Isı imzalarını... -Üst komutana yanlış bilgi vermekten. | Open Subtitles | إعطاء معلومات خاطئة للضابط القائد والموافقة على اغتيال واحد من طياريك |
Jack, bize, yanlış bilgi vermek için kullanıldığını söylemeye çalışıyor. | Open Subtitles | جاك يحاول إخبارنا بأنّه يُستَخدم لإرسال معلومات خاطئة لنا |
Şerife yanlış bilgi aktarırsa, cezalandırılır. | Open Subtitles | . إذا أعطتها معلومات خاطئة إلى عمدة البلده ، سيعاقبها |
Köstebekten daha çok nefret ettiğim şey yanlış bilgi getiren köstebektir. | Open Subtitles | الشيء الذي أكرهه أكثر من الجرذ هو جرذ و معه معلومات خاطئة |
Tatlım, sana yanlış bilgi verilmiş sanırım. | Open Subtitles | يا عزيزي ، اظن انك حصلت على معلومات خاطئة |
Muhbir fazladan ücret aldı ve bize yanlış bilgi verdi. | Open Subtitles | مخبرك كلفني المزيد من النقود وأعطانا معلومات خاطئة |
Granger ya yanlış bilgi aldı... | Open Subtitles | فهذا يعني أنَّ "غرانجر" قد حصل على معلوماتٍ خاطئة |
Korkarım ki, size yanlış bilgi verilmiş. | Open Subtitles | -حسناً، أخشى أنّكِ أُعطيتِ معلوماتٍ خاطئة . |
Sizi hazır bulundurmak için formalite icabı, yetkililere yanlış bilgi verme ile suçlanacaksınız. | Open Subtitles | سنقوم باحتجازك كمجرد اجراء شكلي لضمان وجودك معنا اذا ما احتجناك لتراجع المعلومات الخاطئة |
Ne tür aptalca bir... yanlış bilgi aldığımızı... sakın sorma ama senin Tarot Kartı Kâtili olabileceğine inandık. | Open Subtitles | لا تسألني عن المعلومات الخاطئة التي تلقيناها لنعتقد بأنك قاتل التارو |
Sanırım birisi bana yanlış bilgi vermiş. | Open Subtitles | شخص ما أعطاني معلومة خاطئة |
Niçin bize yanlış bilgi verdiğini soracağım. Şaşırmanı istemem. | Open Subtitles | أود سؤالك عن سبب تضليلك لنا، لا أريدك أن تتفاجئ |
Bir millî parkın kayıtlarında yanlış bilgi verilmesi federal bir suçtur. | Open Subtitles | تقديم معلومات كاذبة على مسجل الحديقة الوطنية جريمة حكومية |
Galiba sana yanlış bilgi verilmiş. Gerçekten de burada "Çift K" var çünkü. | Open Subtitles | يبدو أن معلوماتك خاطئة هناك مزرعة كذلك بالتأكيد |
- yanlış bilgi almışsın. | Open Subtitles | - لقد حصلت على معلوماتٍ رديئة - |
Söz konusu iş için bana yanlış bilgi verdi. | Open Subtitles | لقد زودنى الرجل الصينى بمعلومات خاطئة عن الخطة |