Yanmamış barut yön değiştirip yapışmaz. | Open Subtitles | البارود الغير المحروق لا يغير اتجاهه و يلتصق |
Şeytani büyülere gerek yok Gorthan. Dilin yapışmaz diyorsan hadi bize göster. | Open Subtitles | لست بحاجة لأن تلجأ إلى السحر الشرير، جورزان ان كنت تظن ان لسانك لن يلتصق |
Umarım bu isim üzerime yapışmaz. | Open Subtitles | حسناً، يتمني ألا يلتصق به هذا الاسم صحيح؟ |
Teflon gibiyimdir, bebeğim, hiçbir şey bana yapışmaz. | Open Subtitles | أنا مثل غاز التيفلون يا حبيبتي, لا شيء يلصق بي |
Hey Liz, şuna bak. yapışmaz tabaka. | Open Subtitles | انظري (ليس)، دهان لا يلصق. |
Bu yapışmaz gıdada kullanılan bir maddeyle kaplanmıştır ve en iyi yönüde pahalı yapışmaz tencereler kullandığınız zaman | TED | ولكن هذه تكلف أقل من دولار واحد. وهي غير قابلة للإلتصاق أيضًا. إنها مغطاة بواحدة من هذه المواد غير الضارة. |
Yağsız kızartsan bile yapışmaz. | Open Subtitles | لن يلتصق عليها الطعام حتى اذا كان به زيت |
Bu kızartma tavası. Yağsız kızartsan bile yapışmaz. Şunu gördün mü? | Open Subtitles | لن يلتصق الطعام في هذه المقلاة حتى وإن لم أستخدم الزيت وأما هذا القدر فإنه سيسلق الملفوف والبطاطا دون استخدام الماء إنه هدية مجانية |
Eğer ağzın ıslak kalırsa bant yapışmaz, tamam mı? | Open Subtitles | لو أن فمك مبللاً فإن الشريط لن يلتصق |
- Aksi halde, uzay gemisi cilası yapışmaz. | Open Subtitles | و الا, شمع سفينة الفضاء لن يلتصق. |
Asla okyanus zeminine yapışmaz. | Open Subtitles | انه لا يلتصق أبداً بقاع البحر. |
- Hiçbir şey yapışmaz sana. | Open Subtitles | لا شيئ يلتصق بك. |
Mıknatıs metale yapışır ama macuna yapışmaz. | Open Subtitles | المغناطيس يلتصق بالمعادن ... لكن لا يلتصق "بـ"البوندو |
yapışmaz. | Open Subtitles | لن يلتصق. |