Onlara terörden bahsediyorum, yeniden yapılanma sürecinden ve bunu takip eden İkinci Dünya Savaşı'ndan bahsediyorum. | TED | أُحدثهم عن الإرهاب ، الفترة التي تلت نهاية عصر البناء والتي استمرت حتى الحرب العالمية الثانية. |
Ve o tanımladığımla aynı özellikleri gösteren güvenli bir yapılanma verecek. | TED | سوف أقدم نفس النوع من البناء القوي الذي وصفته. |
Eski yapılanma kötüydü. Onlarda yeniden yapılandılar. | Open Subtitles | الذي كان رديئاً ، فوجب أن يُعيدوا البناء |
Şirketsel yapılanma, mutfakta tadilat falan. | Open Subtitles | إعادة هيكلة الشركة ،وإعادة تشكيله المطبخ |
Kemiği yeniden birleştirdim ve 37 milimetrelik bir aralıkta yeniden yapılanma buldum. | Open Subtitles | لقد أعدتُ ترتيب العظام و وجدتُ إعادة تشكيل حول فجوة بمقدار 37 مليمتر |
Şimdi, bahsetmek istediğim ikinci konu, yeniden yapılanma fikri, Web'in yaptığı şey bir yeniden yapılanmadır. | TED | الآن، ثاني شئ أريد الحديث عنه كانت هذه الفكرة لإعادة الهيكلة-- أن ما تفعله الويب هو إعادة الهيكلة. |
Yeniden yapılanma sürecinde yüce divan hakkında müthiş bir kitap yazdı. | Open Subtitles | كتب كتابًا رائعًا عن المحاكم العليا في أمريكا خلال إعادة الإعمار. |
Yeniden yapılanma ve organize olma ile ilgili bir sürü toplantı yaptık. | Open Subtitles | هناك الكثير من الاجتماعات لإعادة البناء و التنظيم |
Hepimiz yeniden yapılanma sürecindeki bir ülke için en iyi düzenlemenin bu olduğu konusunda hemfikirdik. | Open Subtitles | وضعنا أيدينا سوية، و أتفقنا أن هذه كانت أفضل تسوية للبلاد و هي تحت حالة من أعادة البناء |
Sadece şunu söylemek istiyorum yeniden yapılanma konusunda çok iyi bir iş çıkartmışsın. | Open Subtitles | أريد أن أقول فحسب أنك قمت بعمل رائع في إعادة البناء |
Ve üçüncü bölüm ise, normları değiştirmektir ve bunun anlamı bir sürü toplum faaliyeti, yeniden yapılanma, halk eğitiminin olmasıdır ve bundan sonra artık elinizde grup bağışıklığı denen şey vardır. | TED | ومن ثم ، الجزء الثالث، تحويل تلك العادات، وهذا يعني في مجمله الأنشطة المجتمعية، اعادة البناء ، التعليم العام ، وبعد ذلك لديك ما يمكنك ان تسميه حصانة المجموعة. |
Bu benim hücresel yeniden yapılanma tekniğim. | Open Subtitles | أنها تقنيتي الخلوية لأعادة البناء |
İki kenardaki yeniden yapılanma da öyle. | Open Subtitles | أترى؟ إعادة البناء على كلا الجانبين |
Bu da Askeri yapılanma olarak bilinen dönemi başlattı. | Open Subtitles | بهذا بدأت الفترة المعروفة باسم إعادة البناء العسكري -لا مزادات علنية لي بعد الآن -ليس بعد الآن، ليس بعد الآن |
Dikkat çektiğimiz şey şu; bu, çoğumuzun içinde büyüdüğü akademik model olan geleneksel akademik modelin yapılanma şekli değildir. | TED | ولكن ما نشير إليه هو .. أن هذه ليست الطريقة التي يتم بها هيكلة النموذج الأكاديمي التقليدي، نوع النظام الأكاديمي الذي نشأنا عليه معظمنا |
Yüksek öğretimde yeniden yapılanma müdürü John Agresto, ...okul yağmalarının, temiz bir başlangıç için fırsat olduğunu söylüyordu. | Open Subtitles | جون أجريستو) مدير مشروع) أعادة هيكلة التعليم العالى : قال عندما شهد عمليات نهب المدارس "أنها فرصة لبداية نظيفة" |
Ojai'de bazı kesintiler yapmamız gerek. Yeniden yapılanma. | Open Subtitles | نقوم بخفض للتكاليف في (أوجاي)، إعادة هيكلة |
Buna tabakalı yapılanma diyoruz, - bu şu anlama geliyor... | Open Subtitles | والتي نطلق عليها تشكيل البنية الطبقية وهذايعنى... |
Bağışıklık sistemi yeniden yapılanma sendromu. | Open Subtitles | متلازمة إعادة تشكيل المناعة |
Lanet olsun, Josh, tüm bu yeniden yapılanma işi... seni burda tutmak üzere planlanmıştı.. | Open Subtitles | اللعنة, " جوش" كل شيء في إعادة الهيكلة هذه إستندت حول إبقائك |
Bunun yeniden yapılanma olduğunu görmek için Lincoln eksperine ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | حسنا، نحن لسنا بحاجة خبير لينكولن أن نرى أننا قد دخلت عصر إعادة الإعمار. |