"yapılması gerekeni" - Translation from Turkish to Arabic

    • ما يجب فعله
        
    • ما يجب القيام به
        
    • بما يجب فعله
        
    • أفعل ما يجب
        
    • يجب أن يتم
        
    • يتحتم فعله
        
    • ما يتعيّن
        
    • ما كان عليّ القيام
        
    • مايجب فعله
        
    • ما توجب عليّ فعله
        
    • كان ضرورياً
        
    • بما يجب القيام
        
    Konsey bana yetkiyi verdiği zaman Yapılması gerekeni yapacağım. Open Subtitles متى سيعطيني هذا المجلس السلطة لأفعل ما يجب فعله ؟
    O zaman Yapılması gerekeni yapmazsan Gardiyan kazanacak ve Yaşayanlar Dünyası, Ölüler Diyarı tarafından yutulacak. Open Subtitles ولو لم تفعل وقتها ما يجب فعله الحارس سوف يفوز وعالم الأحياء سيتم إلتهامه من قبل عالم الأموات
    O zaman Yapılması gerekeni yaparız. Open Subtitles إذا تمكنا الإستمرار في عمل ما يجب القيام به
    Ama şu anda Yapılması gerekeni yapmamız gerekiyor. Open Subtitles لكن علينا الآن أن نفعل ما يجب القيام به.
    Yapılması gerekeni yapmak için fazla zayıfsın ve bunu bir tek ben bilmiyorum. Open Subtitles فأنتَ ضعيفٌ للغاية لتقوم بما يجب فعله الآن و أنا لستُ الوحيد الذي يعرف ذلك الآن
    Bu benim şirketim ve bana pek zaman bırakmadığından Yapılması gerekeni yapıyorum. Open Subtitles حسنـًا، إنها شركتي، وعلى الرغم من ذلك لا يُترك لي الكثير من الوقت الشخصي، أنا أفعل ما يجب القيام به وأنا..
    Senin dertlerinin Yapılması gerekeni engellemesine müsaade edemezdim. Open Subtitles لم أستطع السماح لمشاكلك بالتدخل فيما يجب أن يتم
    Birbirinize katlanamadığınızı biliyorum ama Shane Yapılması gerekeni yaptı. Open Subtitles أدري أنكما الاثنين لا تحتملا بعضكما الآخر ولكنه فعل ما يجب فعله
    Birbirinize katlanamadığınızı biliyorum ama Shane Yapılması gerekeni yaptı. Open Subtitles أدري أنكما الاثنين لا تحتملا بعضكما الآخر ولكنه فعل ما يجب فعله
    Ama biraz da şans ile Yapılması gerekeni yapmak için gereken gücü bulacaksın. Open Subtitles ولكن مع الحظ، ستجد القوة لفعل ما يجب فعله
    Eğer hisselerini bana satarsan, kontrolü elime alıp, Yapılması gerekeni yapacağım. Open Subtitles إذا كنت تبيع لي الأسهم الخاصة بك، أتمكن من السيطرة، وتفعل ما يجب القيام به.
    Ve aynen bir yılan gibi, ben de Yapılması gerekeni yapıyorum. Open Subtitles ومثل الأفعى، أنا فقط تفعل ما يجب القيام به.
    Beni, erkek arkadaşınla evlenmene izin vermeyen acımasız anne olarak gördüğünü biliyorum ama bir gün Yapılması gerekeni yaptığımı anlayacaksın. Open Subtitles لم تسمح لك بالزواج من صديقك لكن يوما ما ستدركين أنني قمت بما يجب فعله
    Yapılması gerekeni yapıyorum. Open Subtitles وأنا أفعل ما يجب القيام به
    "Seçkin arkadaşlarım"dan bazılarını çağırırım sonra ikimiz, Yapılması gerekeni görmeleri için onlara yardım ederiz. Open Subtitles ادعُ نخبة أصدقائي، ثم سأبيّن وإيّاك لهم ما يجب أن يتم.
    Yapılması gerekeni biliyorsun. Open Subtitles إنك تعرفين ما يتحتم فعله.
    Ne bulundukları yeri, ne peşinde oldukları şeyi ne de kurtarmak için Yapılması gerekeni bilmiyorum. Open Subtitles لستُ أدري، كما لا أعلم مكانهم ولا حالتهم ولا ما يتعيّن فعله تحديدًا حيال ذلك.
    Ben de Yapılması gerekeni yaptım. Open Subtitles لذا فعلتُ ما كان عليّ القيام به.
    Her şeye rağmen, Yapılması gerekeni yapacağına da şüphem yok. Open Subtitles بدلا من ذلك، ستفعلي كل مايجب فعله.
    Ben Yapılması gerekeni yaptım. Open Subtitles فعلت ما توجب عليّ فعله
    Kasabanın güvenliği için Yapılması gerekeni yaptım, Laurel. Open Subtitles فعلت ما كان ضرورياً لمصلحة البلدة لورل
    Yani Yapılması gerekeni yapmak için bana yardım etmesi gereken kişi sensin. Open Subtitles مثلي. ممّا يعني أنّك الشخص الذي بمقدوره مُساعدتي على القيام بما يجب القيام به.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more