"yapabileceğim her şeyi" - Translation from Turkish to Arabic

• كل ما بوسعي
• قصارى جهدي
• كل ما أستطيع
• كل ما يمكن
• كل ما استطيعه

Sosyal medyadan arkadaşlarıma ulaştım, Vicky'yi bulmak için yapabileceğim her şeyi yaptım.
بدأت التواصل مع أصدقائي وثم وسائل التواصل الاجتماعي وفعلت كل ما بوسعي في محاولة لإيجاد فيكي.

Her şeye rağmen yürümesi için yapabileceğim her şeyi yaptım.
فعلت كل ما بوسعي لينجح الأمر و تجاهل هو كل هذا هل فكرتي يوماً أنه انجرح عندما تركتيه قبل هذا؟

Her şeye rağmen yürümesi için yapabileceğim her şeyi yaptım. Ve o bir kenara itti.
فعلت كل ما بوسعي لينجح الأمر و تجاهل هو كل هذا

yapabileceğim her şeyi yaptım!
لقد بذلت قصارى جهدي! الكثير جداً.

Şu an tek yapabileceğim her şeyi eski haline getirmek için çalışmak.
كل ما أستطيع فعله هو أن أعمل حتى أعود لوضعي السابق

Mantıklı olan yapabileceğim her şeyi yaptım.
لقد فعلت كل ما يمكن القيام به.

yapabileceğim her şeyi yaptım gerçekten.
في الواقع، فعلت كل ما استطيعه هنا

Annesi öldüğünden beri onun için yapabileceğim her şeyi yaptım.
فعلت كل ما بوسعي لأجلها ولكني بطريقة ما جعلتها ضيفة امام هؤلاء الأشخاص

O adam için yapabileceğim her şeyi yaptığımı biliyorum ve bunu onunda bildiğini biliyorum.
أنا أعلم أنني أعطيت ذلك الرجل كل ما بوسعي وأنا أعرف أنه يعرف ذلك ايضاً

Bu yüzden yapabileceğim her şeyi yapmaya çalıştım.
و لهذا السبب فعلت كل ما بوسعي لإنجاح الأمر

Sen ve Frank için dağları yerinden oynatırdım, ama yapabileceğim her şeyi yaptım.
أود أن أحرك الجبال لأجلكِ وفرانك لكني فعلتُ كل ما بوسعي.

Tamam, yapabileceğim her şeyi yaptım. Gerisi sana kalmış.
حسنا.لقد فعلت كل ما بوسعي الأمر على عاتقك الان

Ben yapabileceğim her şeyi yaptım. Şimdi kendi kendinizesiniz.
لقد فعلت كل ما بوسعي أنت لوحدك

-hayır baba, yapabileceğim her şeyi yaptım ve elimde sadece 35$ var.
-كلا فعلت كل ما بوسعي وليس معي سوى 35 دولار فقط

- yapabileceğim her şeyi, ...benden istediğin her şeyi yaptım ve hala-
شعور أنني فعلت كل ما بوسعي فعلت كل شيء تم طلبه مني ومع ذلك...

Ben yapabileceğim her şeyi yaptım Madem. Sana öğrendiğim bir şeyi söyleyeyim.
فعلت كل ما بوسعي يا مادّيه

yapabileceğim her şeyi yaptım.
بذلت قصارى جهدي.

Ters mühendislikte yapabileceğim her şeyi yaptım. Reaksiyonu bastırmak için Doktor Wells'in kullandığı dengeleyiciyi kullandım.
اسمع، بذلتُ قصارى جهدي لإعادة العمل الهندسيّ لموازن الطبيب (ويلز) الأصلي

yapabileceğim her şeyi yaptım.
لقد فعلت كل ما أستطيع ان أفعله.

Popov sarhoş olarak gelmeden yapabileceğim her şeyi.
كل ما أستطيع قبل أن يأتي " بوبوف " مخللاً

Burada yapabileceğim her şeyi yaptım.
أنا فقط أتممت كل ما يمكن إتمامه

Üzgünüm, yapabileceğim her şeyi yaptım.
أنا آسفه، فعلتُ كل ما يمكن

Keziah. yapabileceğim her şeyi yapacağım.
كيزياه سوف افعل كل ما استطيعه