"yapabileceğini" - Translation from Turkish to Arabic

• قادر
• سيفعل
• يمكنك فعله
• قادرة
• تستطيع فعل
• يمكنك فعل
• يقدر
• ستفعلها
• يمكنك القيام
• سيفعله
• بإمكانه
• تستطيع فعله
• يمكنك فعلها
• قادرٌ
• على فعله

Amerika'dan, onun yerini doldurmakla kalmayıp daha iyisini yapabileceğini kanıtlayan birini bulduk.
الرجل الذي اثبت أنه أكثر مِن قادر على ملأ هذه الأحذية الهائلة.

O yüzden, gözümün içine bak ve bana bunu yapabileceğini söyle.
لذا انظر في عيني وقل لي إنك قادر على القيام بذلك

Yönetim kurulunun benim iznim olmadan bir şey yapabileceğini mi sanıyorsun?
هل تظنين ان المجلس سيفعل شيئاً كهذا دون تصريحي؟

Benden iyi olduğunu biliyor gibiydi. O halde ona ne yapabileceğini gösterelim.
و كأنه كان متأكد أنه أفضل مني لنره إذن ما يمكنك فعله

Gelecekte neler yapabileceğini ya da sağlayabileceğini ya da kurtarabilecekleri hayatları düşünün.
فكرو في المستقبل ما قد تكون قادرة على القيام به او ما ستصنعه او حياة الأشخاص التي ستتمكن من انقاذها.

30 yıl boyunca itibar inşa etmişken bana bunu yapabileceğini mi sandın?
تظنّ نفسك تستطيع فعل هذا بي بينما قضيت 30 سنة أبني سمعة؟

Yasal olarak bunu yapabileceğini sanmıyorum, yapabilir misin? Neden olmasın?
لا اعتقد يمكنك فعل ذلك قانونياً ، اليس كذلك ؟

Beyninin neler yapabileceğini açıklayabileceğini de zannetmiyorum.
وأنا لا أعتقد إنه يمكنه تفسير . ما الذى يقدر عليه عقله أيضاً

Çok çalışmadan yapabileceğini söylemiyorum. Dürüstçe çalışarak başarıya ulaşabilirsin.
, ولا أقول أنك ستفعلها بون عمل شاق بل بالعمل الشاق والشرف

Ve bu tip antikorlarla, artık insanların da bunu yapabileceğini biliyoruz.
و بهذه الأنواع من الأجسام المضادة التي نعلم أن الإنسان قادر على تصنيعها.

Bir İngiliz askerinin neler yapabileceğini göstereceğiz.
سوف نريهم أن الجندى البريطانى قادر على القيام بذلك

Kim böyle bir gaddarlık yapabileceğini önceden tahmin edebilir ki?
من كان يعتقد أنه قادر على تلك الأعمال الوحشية؟

Baban cevabında... bunu yapmaması için elinde gelen her şeyi yapabileceğini yazdı.
.. قالأبوك. بأنّه سيفعل أيّ شئ قد تمنّته لمنعحدوثذلك.

Yarın stüdyoya zamanında gel ve herkese neler yapabileceğini göster.
فلتأتى إلى الإستوديو بميعادك غدا وتظهرى للجميع ما يمكنك فعله

Bunu yapabileceğini sanman neden?
لم تعتقدين أنك قادرة على فعل ذلك و هو لا ؟

Vay canına, bu geminin bunu yapabileceğini bilmiyordum.
لم أكن أعلم أن هذه السفينه تستطيع فعل ذلك

Yüzüne bir gülümseme patlat, işte bu Trol hayatı ve bunu yapmana yardım edeceğim, hadi küçücük, yapabileceğini biliyorum
ابتسم فهذه هي حياة الترول وأنا هنا لأساعدك على ذلك هيا يا سميدج أنا أعلم أنه يمكنك فعل هذا

Ama bunun bir önemi yok. Bu adamın neler yapabileceğini ikimiz de biliyoruz.
هو لا يهمّك على وشك أن تعرف من هذا الشّخص أو من يقدر علية

Büyüklerimiz seni buraya getirdi, çünkü yapabileceğini biliyorlar.
الراشدين أرسلوك هنا لأنهم يعتقدونك ستفعلها

Yeteneklerin bana neler yapabileceğini gösterir. Söz konusu sensen, endişeye ne gerek var.
المهارة تقول لي ما يمكنك القيام به ما يهمني هل انت مستعد ؟

Bu muhabirin tek söyleyebileceği,eğer ciddiyse ne yapabileceğini görmekten nefret ediyorum.
‫ما أريد قوله هو ‫لا أود أن ارى مالذي سيفعله إذا كان جاداً

Seni istediğini biliyorsun. Onun iyi olduğunu, onun seni iyi yapabileceğini biliyorsun.
أنت تعرف أنه يريدك تعرف أنه جيد، تعرف أن بإمكانه جعلك جيد

Kim olduğunu, ne yaptığını ve onlar için ne yapabileceğini söyle.
من أنت ولماذا أنت هنا و ما الذي تستطيع فعله لهم

Minik kızlarının örgü saçlarını görmüştüm bu yüzden yapabileceğini biliyorum.
لقد رأيت خصلات الخاصة بالفتيات لذا أعرف بأنه يمكنك فعلها

Açıkçası neler yapabileceğini kimse bilemez. Belki kendisi bile bilmiyordur.
الآن، الحقيقـة هي، أنّ ليس هنالك أحـدٌ على علم ما هو قادرٌ على القيـام به.

İçeride dikkat et. Sakın onu kızdırma. - Neler yapabileceğini bilmiyoruz.
كوني حذرة، ولا تُغضبيها، فإننا لا نعلم ما تقدر على فعله.