yapabilirsen beni durdur o zaman. Sen yapamayacağın işlere kalkışıyorsun. | Open Subtitles | حاول وأوقفني إن استطعت.أنت تنبح أكثر مما يمكنك أن تعضّ |
Eğer bunu yapabilirsen yaşayan en büyük hocasın derim. | Open Subtitles | ستكون أعظم مدرس حي حتى الآن لو استطعت ذلك |
yapabilirsen yardım için yukarı gelirsin yoksa başımın çaresine bakarım. | Open Subtitles | إذا استطعت الوصول إلى الطابق الأعلى لمساعدتي فلا بأس وإلا سأهتم بذلك وحدي |
Eğer tek bir vuruş bile yapabilirsen önünde eğilip, sana efendi diyeceğim. | Open Subtitles | إذ إستطعت أن توجهي إلي ضربة واحدة فقط فسأنحني أمامك الأن والقبك بالسيد المعلم |
Filozof Taşını yapabilirsen seni koruyacağız. | Open Subtitles | إذا كنت تستطيع صناعة حجر الفلاسفه, إذا فسوف نقوم بحمايتك |
Eğer sen bunu yapabilirsen bu harika olur. | Open Subtitles | إذا أمكنك زيادة الكوميديا سيكون هذا رائع |
yapabilirsen, sadece çıkar ve üzerime boşal. - Tamam mı? | Open Subtitles | فقط اخرجه و افعلها علي على معدتي و علي ثديي اذا استطعت. |
Eğer bunu yapabilirsen herşeyi yapabilirsin. | Open Subtitles | لإنك إن استطعت أن تفعل هذا, فباستطاعتك أن تفعل أي شيء |
Endişelenme. Düzgün bir iniş yapabilirsen onların saygısı tekrar kazanırsın. | Open Subtitles | لا تقلق، سنربح المباراة أن استطعت أن ترمي عصاك بشكل جيد |
yapabilirsen, iki bacağını da kaldır, seni ahmak. | Open Subtitles | اذا استطعت ، ارفعهما الأثنان يا ابله هذا سؤال ? |
Ona baktığın zaman, umarım beni sevgiyle anarsın, yapabilirsen tabii. | Open Subtitles | عندما تنظر إليها آمل أن تفكّر بي إذا استطعت |
Bunu yapabilirsen, Madacorp'un bunu bir daha kimseye yapamamasını sağlarım. | Open Subtitles | إن استطعت فعل ذلك أَضمن لك بأن شركة البرمجيات لن تستطيع فعل ذلك مجدداً |
Güzel, çünkü bunu yapabilirsen ...yetenek keşifçileri gelecek ve ikimiz de fark edileceğiz. | Open Subtitles | جيد، إذا استطعت فعل هذا الكشافون سيأتون وسيلاحظوننا نحن الإثنين |
Eğer bunu yapabilirsen, sana söz veriyorum insanlar sana inanacaktır. | Open Subtitles | اذا استطعت فعل هذا اؤكد لك ان الناس ستحبك |
yapabilirsen onu yakala. Mümkün olmaz ise öldür. | Open Subtitles | أمسك بها إن إستطعت ولو أنّ هذا غير ممكن، فأقتلها |
Canlı yakala, Eğer yapabilirsen. | Open Subtitles | إقتنصها على قيد الحياة إذا إستطعت ذلك |
Eğer bunu yapabilirsen sana ne yaptıklarının önemi kalmaz çünkü içini değiştiremezler. | Open Subtitles | لو إستطعت فعل هذا، فلا يهم ما فعلوه بكَ... لن يكونوا قادرين على تغيير ما بداخلك. |
Tamam dediğini yapabilirsen, bunu yeniden değerlendireceğiz. | Open Subtitles | حسنا إذا كنت تستطيع أن تفعل ذلك، سنقوم إعادة تقييم. |
O zaman bunu yapabilirsen, beni dışarı çıkarabilirsen bunu neden kendin yapmıyorsun? | Open Subtitles | بلى. حتى إذا كنت تستطيع أن تفعل ذلك، إذا كان يمكنك الحصول لي، لماذا لا تفعل ذلك بنفسك؟ |
Bunu yapabilirsen dünya senin olur. | Open Subtitles | إذا أمكنك فعل ذلك فالعالم ملكك |
Bunu yapabilirsen asla yalnız kalmazsın. | Open Subtitles | لو يمكنك فعل ذالك، لن تكون وحيداً أبداً. |
yapabilirsen, tüm gece orada seninle kalmasını sağla. Bir şeyler uydur. | Open Subtitles | أبقيه معكِ طيلة المساء إن استطعتِ اختلقي أي عذر |
Çünkü hepsini incelemeni ve yapabilirsen bizim cinayetle ilgili olabilecek ortak noktalar bulmanı istiyorum. | Open Subtitles | لأنى أودك أن تنظر فيهم وانظر اذا تمكنت من العثور على أى صله لجريمه القتل خاصتنا؟ |