Hayatta kalmak için ne gerekiyorsa yapacaklardır, bu başka insanlara zarar vermek anlamına gelse bile. | TED | سيفعلون كل شئ من أجل البقاء، حتى إذا كان ذلك يعني تقويض أناس آخرين. |
Meskene tecavüz için genelde yapmazlar, ama şimdi yapacaklardır. | Open Subtitles | أجل, عادةً لا يفعلون بالنسبة للاقتحام, لكنهم سيفعلون ذلك الآن |
Ne istersen yapacaklardır çünkü ne istediğini biliyorlar. | Open Subtitles | سيفعلون ما تريد لأنهم يعرفون إنهم يعرفون ما تريد |
Ve topluluk üyeleri bunu talep ederlerse, yapacaklardır. | TED | وسوف يفعلون ذلك إذا طلب أفراد مجتمعاتهم منهم ذلك. |
Eğer doktorları daha fazla işlem yaptıkları için ödüllendirirseniz - en son sistemde olduğu gibi - daha fazla işlem yapacaklardır. | TED | واذا كافئت الاطباء لقيامهم بعدد اكبر من العمليات الجراحية وهذا الامر يحدث اليوم .. سوف يرغبون بالقيام بعمليات اكثر |
İki insan seks yaptıktan sonra, eğer berbat olmadıysa ve tekrar yapabiliyorlarsa, bu takdirde yine yapacaklardır. | Open Subtitles | عندما يمارس اثنان الجنس إن لم يكن سيئاً يمارسانه ثانيةً إن أمكنهما |
Bu avukat, senin babanı öldüren şirketi temsil ediyor, o nedenle kafanı karıştırmak için mümkün olan her şeyi yapacaklardır. | Open Subtitles | ذلك المحامي يمثّل الشركة التي قد تكون قتلت أباك لذا سيبذل قصارى جهده لكي يربكك. |
Ama eminim ki sevdiklerin seni rahat görmek için her şeyi yapacaklardır. | Open Subtitles | لكنّي متأكد أنّ أقربائك سيفعلون كل ما بوسعهم للتأكد من راحتك. |
Eğer onunla buluşur ve sen de yakalanırsan, sana ne yapacaklardır peki? | Open Subtitles | موافق، لو قابلتيه وتم كشفِك ماذا سيفعلون لكِ؟ |
Silahlarını indirip yere bırakmalarını ve ellerini başlarının arkasına koymalarını söylersen yapacaklardır değil mi? | Open Subtitles | إذا قلت أي شيء وأخبرتهم أن يخفضوا أسلحتهم،ويستلقواعلىالأرض.. سيفعلون هذا، أليس كذلك؟ .. |
Seçimler yapılana dek soruşturmayı engellemek için ellerinden geleni yapacaklardır. | Open Subtitles | هم سيفعلون جميع ما بوسعهم لعرقلة هذا التحقيق حتى بعد الانتخابات |
Çünkü insanlara bir kere istedikleri şeyi yapma izni verdiğiniz zaman onlar da tam o izin verilen şeyi yapacaklardır. | Open Subtitles | لأنك حالما تمنح الناس الحرية لفعل ما يحلو لهم... كما فعل الرب في جنة عدن، سيفعلون ذلك تماما |
Onlar ne istersen yapacaklardır.Oh, evet. | Open Subtitles | سيفعلون ما تريد نعم .. |
Evet, iyi, Onlardan gizlenmek için her şeyi yapacaklardır. | Open Subtitles | حسناً! سيفعلون أي شيء لإخفاء الأمر. |
Buluşmazsam eğer kim bilir ona ne yapacaklardır. | Open Subtitles | من يعلم ما الذي سيفعلون به |
Gloria, ellerinden geleni yapacaklardır. | Open Subtitles | غلوريا , سيفعلون ما بوسعهم |
Truman'ın eski sözüne inanıyorum, eğer Amerikalılar gerçekleri açıklarsanız doğru şeyi yapacaklardır. | TED | أعتقد حقا أن خط ترومان القديم ، إنه إذا أعطيت للشعب الأمريكي الوقائع، سوف يفعلون الشيء الصحيح. |
Zaten şirketinizde şefkat kültürü ve idealizm varsa ve insanların özgürce hareket etmelerine izin verirseniz en şefkatli biçimde doğru olanı yapacaklardır. | TED | إذا كنت تملك ثقافة من "التعاطف والتراحم" و المثالية و تترك المجال للعاملين لديك بأن يسيحوا بحرية، سوف يفعلون الشئ الصحيح بأكثر الطرق تراحما وعطفا. |
Eğer bunun yerine doktorları daha az işlem yaptıkları için ödüllendirirseniz, daha azını yapacaklardır. | TED | مما لو تم مكافئتهم عند حل المشاكل بعمليات اقل .. لانهم حينها سوف يقومون بعدد اقل .. |
İki insan seks yaptıktan sonra, eğer berbat olmadıysa ve tekrar yapabiliyorlarsa, bu takdirde yine yapacaklardır. | Open Subtitles | عندما يمارس اثنان الجنس إن لم يكن سيئاً يمارسانه ثانيةً إن أمكنهما |
Ve ekibimdekiler gelecek sene için seni listeye almak adına ellerinden geleni yapacaklardır. | Open Subtitles | -وطاقمي سيبذل مابوسعه ليحددوا موعدا" لك العام القادم |