Emredileni yapmış olsaydı ikinci cesedi asla bulamazdı. | Open Subtitles | إنه لن يعثر على تلك الجثة الثانية لو فعل ما قيل له. |
Şimdi o bunu yapmış olsaydı, nereye giderdi? | Open Subtitles | الآن لو فعل هذا، فإلى أين سيذهب؟ |
Bunların hepsini yapmış olsaydı, Süvari Birliği onu kurşuna dizerdi. | Open Subtitles | لو فعل كل هذا لكان الفرسان قد قتلوه |
İçimizden biri böyle yapmış olsaydı, diğerlerinin bunu keşfetmesini beklemezdi. | Open Subtitles | إذا فعل أحدنا ذلك , لم يكن سينتظر هنا حتى يعرف الآخرين ذلك |
Dostum, anlattıklarını bana yapmış olsaydı, onu paramparça ederdim. | Open Subtitles | يا رفيق، إذا فعل ذلك بي أنا سأُحطّمُ سبعة من امثاله الداعرين |
Yani, zencinin birisi bana böyle bir şey yapmış olsaydı bir şey yerken, uyurken, dişlerini falan fırçalarken telaş yapmasına gerek kalmazdı çünkü ne yaparsa tam olarak burnun dibinde onu izliyor olurum. | Open Subtitles | لو فعل زنجي ذات الشيء بي ليس عليه أن يقلق حيال مأكله أو منامه أو تنظيف أسنانه لوحده لأنني سأكون موجودة أراقبه وهو يفعل كل ذلك |
Eğer yapmış olsaydı Bay Bates'i bağışlamazdı. | Open Subtitles | ولن يكشف أمر السيد (بيتس) إذا فعل |