"yapmaları gereken" - Translation from Turkish to Arabic

    • ما عليهم فعله
        
    • ما كان عليهم فعله
        
    • يجب عليهم فعلها
        
    • ما عليهم القيام به
        
    • ماعليهم فعله هو
        
    İnsanlar yapmaları gereken şeyleri hep farklı şekillerde bulur, değil mi? Open Subtitles والناس يكشتفون ما عليهم فعله في كافة أنواع الطرق الغريبة، صحيح؟
    Tüm yapmaları gereken büyümek ve bölünmek. TED وكل ما عليهم فعله هو النمو والانقسام والنمو والانقسام.
    Yeni vurduğun bir geyikten damlayan kan gibidir tek yapmaları gereken, o damlaları takip etmektir ve çok geçmeden o geyiği bulurlar. Open Subtitles مثل روث مخلوط بالدم من غزال أنت أطلقت النار عليه و كل ما عليهم فعله هو إقتفاء آثار هذا الروث و سوف يجدون هذا الغزال
    Tek yapmaları gereken savaştan sonra geri gelip altını gömdükleri yerden çıkarıp beşe bölmekti. Open Subtitles كل ما كان عليهم فعله هو العودة بعد أنتهاء الحرب ويحفروا ليخرجوها ويقوموا بتقسيمها على خمسة
    Tek yapmaları gereken ele takılı seruma adrenalin ilave etmekti. Open Subtitles كل ما كان عليهم فعله هو إضافة الادرينالين عبر الوريد في يدها
    Çiftlerin birlikte yapmaları gereken işler, çiftler tarafından yapılmalı . Open Subtitles لكن كل الأشياء التي يفعلها الأزواج معاً و يجب عليهم فعلها معاً.
    Tek yapmaları gereken, destek ateşi açıp buraya bir iki tane adam yollamak. Open Subtitles كل ما عليهم القيام به إطلاق بعض النيران، ووضع سلّم للصعود، و جلب رجلين إلى هُنا.
    Tüm yapmaları gereken iletişim bilgilerini bırakmaları ve ben iletişime geçeceğim. Open Subtitles كل ماعليهم فعله هو ،ترك معلومات الاتصالهم بهم معي وسأتصل بهم
    Ama birileri benim hakkımda, Memphis hakkında bir şey öğrenmek isterse... tek yapmaları gereken, senin ilk kasetini bulmak olacak. Open Subtitles أو عن ممفيس كل ما عليهم فعله هو إيجاد شريطك الأول
    Tek yapmaları gereken Evans'dan istemeleriydi. Open Subtitles فى حين ان كل ما عليهم فعله هو ان يسألوا ايفانز ؟
    Tek yapmaları gereken, aynı şeylere devam etmek. Open Subtitles كل ما عليهم فعله هو مواصلة تسويق نفس العمل.
    Tek yapmaları gereken seni dinlemek, sonra seni isteyeceklerdir. Open Subtitles كل ما عليهم فعله هو سماعك تغنين و سوف يريدونك
    Ve sonra yapmaları gereken tek şey uçağın kaza yapmasını beklemekti. Open Subtitles ثم كل ما عليهم فعله هو إنتظار وقوع الحادث
    yapmaları gereken tek şey, Washington'a tuzak kurmak ve O'nu dize getirmekti. Open Subtitles كل ما عليهم فعله الايقاع بواشنطون وجعله يستسلم
    - Lütfen ama. Silahlı olacaklar. Tek yapmaları gereken rehinelerle ilgilenmek. Open Subtitles بربّكِ، إنّهم مأجورون، كلّ ما عليهم فعله هو تولي أمر الرهائن، وسنقوم نحن بالباقي.
    Tüm yapmaları gereken noktaları birleştirmekti. Open Subtitles كل ما كان عليهم فعله هو التوصيل بين النقاط
    ...tek yapmaları gereken bu plandan onu haberi olmamasını sağlayıp hızlıca paralarını almaktı. Open Subtitles آمل أنكم وفرتوا بعض المال لأنكم ستحتاجون لكل قرش الأن .. كل ما كان عليهم فعله
    Tek yapmaları gereken, o fark etmeden klip çekmekti. Open Subtitles . لكن يجب عليهم فعلها بدون علمها , لذا بالبداية
    Tek yapmaları gereken beklemek. Open Subtitles كل ما عليهم القيام به هو الانتظار حتى نخرج.
    yapmaları gereken tek şey, onlardan DNA örneği almamıza izin vermek ve sonra da alınan örneği 2014'teki sahtesi ile karşılaştırabiliriz. Open Subtitles كل ماعليهم فعله هو أن يدعونا نحصل علي عينة حمض نووي منهما وبعد ذلك نقارنها للعينات المأخوذة من

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more