"yapmaya çalışıyordum" - Translation from Turkish to Arabic

• كنت أحاول أن
• كنت أحاول فعل
• أحاول أن أفعل
• كنت أحاول القيام
• لمجرد محاولتي للقيام
• كنت أحاول عمل
• أحاول صنع
• فقط أحاول أن
• كنت احاول فعل
• كنتُ أحاول أن
• أحاول فعل ذلك
• أحاول فقط أن
• احاول ان اصنع

Çünkü ona ilk gittiğim zamanlarda sürekli espri yapmaya çalışıyordum.
لأني عندما قابلتها لأول مرة، كنت أحاول أن أبدو الشخص الأكثر مرحا في الغرفة

Çünkü Eisenhower'in sekiz yıldır ülkeye yaptığını ben de ona yapmaya çalışıyordum.
كنت أحاول أن أفعل معها ما كان يفعله أيزينهاور بالبلاد للثماني سنوات الماضية

Ama kabul et. Hiç değilse ben bir şey yapmaya çalışıyordum.
عليك أن تعترفي على الأقل بأني كنت أحاول فعل شئ

Hoşuna gidecek bir şey yapmaya çalışıyordum, eski sevişmelerimiz gibi.
أحاول أن أفعل شيئاً تحبه مثل الجنس كما في السابق

Ben sadece işimi yapmaya çalışıyordum, sonra olan oldu.
أنا فقط كنت أحاول القيام بعملي وتلك الأشياء حدثت

Doğru olanı yapmaya çalışıyordum.
لمجرد محاولتي للقيام بما هو صواب

Ben daha küçük bir kızken televizyon yemeği yapmaya çalışıyordum ocağın çakmağını çok erkenden yaktım ve puf kaşlarım yok oldu.
مرة أخرى؟ عندما كنتُ فتاة صغيرة كنت أحاول عمل عشاء لرجل جائع

Siz, Ebu Garip'çilik oynarken, bende bir fırının içinde buz yapmaya çalışıyordum.
, بينما كنت مقيدة كنت أحاول صنع ثلج في الفرن

Ben de fasulyeli tost yapmaya çalışıyordum.
كنت أحاول أن أعد لنفسي الخبز المحمّص بالحبوب

Arkamdan düzüştüğün o kız gibi ev işleri yapmaya çalışıyordum.
كنت أحاول أن أعمل بالمنزل كتلك الحقيرة التي تضاجعها دون علمي

Doğru olan şeyi yapmaya çalışıyordum Gina.
لقد كنت أحاول أن أقوم بالشيء الصحيح، جينا.

Bunu mümkün olduğunca çabuk yapmaya çalışıyordum.
كنت أحاول فعل ذلك بأقصى ما أستطيع

Doğru şeyi yapmaya çalışıyordum.
كنت أحاول فعل الصواب لمرة واحدة.

Onun için doğru şeyi yapmaya çalışıyordum ama aptalcaydı.
كنت أحاول فعل الصواب لها لكن كنت غبي.

Zarif bir çıkış yapmaya çalışıyordum ama görünüşe göre sinirden yüzü kızaran hokey babası bebeği köşede tutmayı ve kapılarını kilitli tutmayı seviyor.
[ صوت بوابة ] حسناً , أتعلم , كنت أحاول القيام بخروج شاكر ولكن يبدو , صاحب الوجه الأحمر , والد الهوكي

Senin için iyi bir şey yapmaya çalışıyordum.
لقد كنت أحاول عمل شيء لطيف لكِ

Ben sadece bu yeri daha az sinir bozucu yapmaya çalışıyordum.
كنت فقط أحاول أن أجعل هذا المكان أقل كئابةً

Benden biraz yaşlı olan bir hemşireye kibarlık yapmaya çalışıyordum.
كنت احاول فعل شيء لطيف للممرضة التي هي بالمناسبة اكبر مني عمراً

- Unutulmaz şeyler yapmaya çalışıyordum.
كنتُ أحاول أن أجعل منه حدثاً لا يُنسى كان كذلك بالفعل

Haklısın. Sanırım onu yapmaya çalışıyordum.
أنتِ مُحقه، أعتقد أنّي كنتُ أحاول فعل ذلك

- Doğru şeyi yapmaya çalışıyordum.
كنت أحاول فقط أن تفعل الشيء الصحيح. حقا؟

Taş koleksiyonum için ok ucu yapmaya çalışıyordum.
كنت احاول ان اصنع راس للسهم من مجموعة الاحجار التي لديّ