| denir mi? GB: İklim değişiklinden bahsederken bizim Yaptığımız bu değil mi? | TED | غوردن: أليس هذا ما نفعله في مناظرات تغيرات المناخ؟ |
| Gündüzleri Yaptığımız bu işte.. | Open Subtitles | هذا ما نفعله لأنفسنا بصورة يومية نثقل أنفسنا جداً حتى لا نستطيع الحراك. |
| Bizim Yaptığımız bu. Bizim işimiz bu. | Open Subtitles | هو اتخاذ قرار هذا ما نفعله ، وهذه وظيفتنا |
| Umarım yetenekli kediye bağlanırsın çünkü bizim Yaptığımız bu. | Open Subtitles | حسن , آمل أن تلتزم إلى قط متذوق لأن هذا مانفعله |
| Her zaman gülümseyebilirsin. Tek Yaptığımız bu! | Open Subtitles | عليك فقط أن تبتسم بمودة- هذا مانفعله بالضبط - |
| İşte bizim Yaptığımız bu ve ayrıldığımızda yakıtın son damlasından son paket yiyeceğe kadar her şeyi idare ediyoruz. | TED | هذا ما نقوم به، وعندما نغادر نقوم بإدارته والتصرف فيه حتى آخر قطرة ديزل وآخر قطعة من طعام. |
| ZeD İyi seyirler. "Bizim Yaptığımız bu iş, pastanın sadece bir parçası." Zenobia | Open Subtitles | لدينا ما يخصّنا ، لكنه جزء من " (اللعبة الكبرى " |
| Bak, onunla Yaptığımız bu savaş, ön sevişmemiz. | Open Subtitles | اترين، كل القتال الذي نقوم به كانت مداعبة |
| Kavga ediyoruz ve sevişiyoruz. Yaptığımız bu işte. | Open Subtitles | نتشاجر و نُمارس الجنس، هذا ما نفعله هُنا. |
| Çünkü burada Yaptığımız bu, sizinki için başkasının hayatını mahvetmek! | Open Subtitles | لأن هذا ما نفعله هنا ندمّر حيوات الناس لحمايتكم |
| Çünkü burada Yaptığımız bu, sizinki için başkasının hayatını mahvetmek! | Open Subtitles | لأن هذا ما نفعله هنا ندمّر حيوات الناس لحمايتكم |
| Evet, Yaptığımız bu. | Open Subtitles | اكيد هذا ما نفعله ماذا تفعلين ، انتظري |
| Pegasus Galaksisi'ni keşfediyoruz, Yaptığımız bu. | Open Subtitles | نستكشف مجرة بيجاسوس هذا ما نفعله |
| Cornhole Stüdyoları'nda Yaptığımız bu. | Open Subtitles | نقوم بعمل فيلم بورنو للشواذ هذا ما نفعله هنا في شركة "كورنهول" |
| dedim. Bunu düşününce tepkimiz ''Öff'' o yüzden Yaptığımız bu. (Kahkahalar) Kentsel arı kovanlarının görüntülerini sizlerle paylaşmak isterim çünkü onlar herhangi bir şey olabilir. | TED | إنه مثل ،"مقرف" إذن هذا ما نفعله . ( ضحك) أحب أن أشارككم بعض صور خلايا النحل الحضرية لأنها يمكن أن تكون أي شيء |
| Yaptığımız bu. | Open Subtitles | ،نقلبها رأساً على عقب هذا مانفعله |
| Bizim Yaptığımız bu. | Open Subtitles | هذا مانفعله |
| Yaptığımız bu. | Open Subtitles | هذا مانفعله. |
| Yaptığımız bu. | Open Subtitles | هذا مانفعله |
| Burada Yaptığımız bu değil mi? | Open Subtitles | ولكن هذا ليس بتهديد اليس هذا ما نقوم نحن به هنا؟ |
| Yani, bizim Yaptığımız bu iş, | Open Subtitles | نعم لدينا ما يخصّنا |
| Birlikte Yaptığımız bu iş iyilik için bir fark yaratıyor. | Open Subtitles | العمل الذي نقوم به يصنع الفرق من أجل الخير |