Ama yaptığınızda, karşınıza beklediğiniz çıkmıyor. | TED | ولكن عندما تفعل ذلك، لا تحصل على ما تتوقعه. |
Bunu yaptığınızda, inek bir gar doğurur. | TED | عندما تفعل ذلك، تلد البقرة العاديه جنين بقرة غار. |
"ve bunu yaptığınızda muhtemelen bilinci yerinde olmayacak." | Open Subtitles | أو دقيقتين على الأكثر و ستكون على الأغلب غير واعية عندما تفعل ذلك |
Fakat siz bu çağrışımları yaptığınızda, bunların bir çeşit sinerji içerisinde hikayede bir araya gelmesini istiyorsunuz, ve bulduğunuz şey önemli olan şeydir. | TED | ولكن عندما تقوم بفعل هذه المزاملة، تريدها أن تاتي كنوع من التناسق في القصة، وما ستجده هو ما يهم. |
Normalde bir ürünün reklamını yaptığınızda, müşterinin reklamınızı işemek için tuvalete götürmesini pek de istemezsiniz, | TED | عادة، عندما تقوم بالإعلان عن شيء ما، أنت حقا لا تريد المستهلك أن يأخذ إعلانك إلى الحمام ليتبول عليه. |
Herhangi birşeyi ilk kez yaptığınızda risk her zaman fazladır. | Open Subtitles | المخاطرة عالية، عندما تفعل أي شيء لأول مرة |
Mesele şu ki, birine bir iyilik yaptığınızda sizden diğer bütün sorunlarını çözmenizi istiyorlar. | Open Subtitles | الشي المهم هو عندما تفعل شئياً جيداً لشخصاً ما يريدون منك ان تصلح جميع مشاكلهم |
Bunu yaptığınızda tuhaf bir şey olur. | Open Subtitles | في علم الميكانيك الكمّي أشياء غريبة تحصل عندما تفعل هذا |
Şimdi izninizle, aklımdaki bazı şeyleri yapacağım ve umarım beğenirsiniz çünkü gerçekten sıra dışı şeyler. Özellikle de bunun kadar sıra dışı bir şey yaptığınızda bunun tamamen benim sesim olduğuna inanmak oldukça zor, bakın. | TED | فمن بعد أذنكم، سوف أقوم بجعلكم تستمعون لأصوات تدور في مخيلتي وآمل أن تستمتعوا بها لأنها غير عادية خاصة عندما تفعل اشياء غير عادية كهذه، يكون من الصعب التصديق بأنها جميعها من صوتي، استمعوا |
Neden harika bir şey yaptığınızın 10'da 9'unda yalnızsınızdır da, gerçekten berbat bir şey yaptığınızda bütün dünya sizi izliyordur? | Open Subtitles | لماذا هو عندما تفعل شيئا لرائع... 9 مرات من أصل 10 أنت وحدك... ولكن عندما كنت المسمار كبيرة حقا... |
Yanlış işler yaptığınızda doğru olanı yapmaktan korkmayan insanlar artacak. | Open Subtitles | عندما تفعل الخطأ هناك المزيدمناليصححك. |
Oldukça etkileyici ve basit bir numara çünkü bunu yaptığınızda fark ediyorsunuz ki resim aslında binanın çok iyi bir üç boyutlu temsili durumunda. | Open Subtitles | .... إنها حيلة بارعة حيث أنك عندما تفعل هذا |
Sorun şu ki, bu işi benim kadar uzun süre yaptığınızda elinizde sadece boş bir banka hesabı ve HBS kalır. | Open Subtitles | المشكلة هي أنه عندما تفعل هذا المدة التي فعلته بها كل ما ستحصل عليه هو حساب خال في البنك "و..."ق.ع |
Ve yaptığınızda... | Open Subtitles | و عندما تفعل... |
Buradaki çelişki, büyük değişiklikler yaptığınızda, büyük kazanımlar elde eder, ve kısa zamanda çok daha iyi hissedersiniz. | TED | والمفارقة هنا, أنه عندما تقوم بعمل تغيرات كبيره, سوف تحصل على فوائد عظيمة. وسوف تشعر أنك أفضل حالاً بسرعة. |
Bu yüzden hamlenizi yaptığınızda buna değse iyi olur. - Bu sana hiç bir ses yok gibi mi geliyor. - At silahını. | Open Subtitles | لذا عندما تقوم بحركتك سيكون اعتمادك عليه هل يبدو هذا كصوت لاشيء بالنسبة لك؟ |
Ancak gerçek şu ki belli bir noktada sizin gerçek nedenlerinizin bir önemi kalmaz, çünkü sahada bir kere seçim yaptığınızda onu asla geri alamazsınız. | Open Subtitles | ولكن الحقيقة أنه في نقطة معينة لا تهم الدوافع الحقيقية لأنه عندما تقوم بحركة في الميدان |
Bir tanesi ''Şiir yeni şeyleri tanıdık ve tanıdık şeyleri yeni yaptığınızda ortaya çıkar.'' | TED | الأول هو " الشعر هو عندما تقوم بجعل الأشياء الجديدة أشياء مألوفة أكثر فأكثر " |