"yaptığın zaman" - Translation from Turkish to Arabic

• عندما تفعلين
• عندما تفعل
• عندما تقوم

Ama bunu 5000 defa yaptığın zaman, Benimle seks yapmanın sefil, ağır iş koşullarını azaltmanın tek yolu olduğunu anlayacaksın.
ولكن عندما تفعلين هذا 5000 مرة ستجدين أن ممارسة الجنس معي هي الطريقة الوحيدة التي ستخفف مشقة وجودك

Kızgınsın veya canın sıkkın diye bir şey yaptığın zaman bu başkalarını etkiliyor.
عندما تفعلين شيء لئيم لأنكِ غاضبة أو تشعرين بالملل إنه يحدث لشخص آخر, يؤذيهم

Şu hareketi yaptığın zaman yüzün, vücudun kadar eğleniyor olmalı.
عندما تفعلين هذه الحركة وجهك يجب أن يحضى بالمرح بقدر جسدك

Çünkü yaptığın zaman kendi isteğinle, minnettarlıkla yapacaksın.
لأنك عندما تفعل هذا، فستفعل هذا طواعيةً وبإمتنان

Böyle yaptığın zaman gözlerinin üstünde bir baş ağrısı beliriyor mu?
انت ايس بالصدفه تصدع عندما تفعل ذلك

Doğaçlama yaptığın zaman bazen ne yaptığının farkında olmadan yapmaya devam edersin, derdi.
قالت لي, عندما تقوم بالارتجال بعض الاحيان انت لا تعلم ما الذي تقوم به و انت ما تزال تقوم به

Satış yaptığın zaman espri de yapabilirsin, çaylak.
يُمكنك إلقاء النكت عندما تقوم ببيع أيها المبتدئ

Bunu yaptığın zaman aklın mı karışıyor?
هل ترتبكين عندما تفعلين ذلك؟

Bunu yaptığın zaman nefret ediyorum Marie.
أكرهك عندما تفعلين هذا ماري

Bir şeyler yaptığın zaman.
عندما تفعلين شيئاَ

Daha iyi şeyler yaptığın zaman.
عندما تفعلين شيء أفضل

Bunları yaptığın zaman, beni kırıyorsun.
عندما تفعل هذه الأشياء، وهذا يضر.

Bunu yaptığın zaman, gerçekten duygularım çok inciniyor.
تؤذي مشاعري عندما تفعل ذلك

"Şöyle yaptığın zaman şöyle hissediyorum" yapalım şimdi de.
دعونا نقوم بتدريب "عندما تفعل كذا ... أنا أشعر بكذا " حسنٌ, على سبيل المثال

Kahveyi sen yaptığın zaman neden daha lezzetli oluyor?
لم يبدو طعم القهوة أفضل بكثير عندما تقوم أنت بإعدادها؟

Funny Girl için herkese açık seçme yaptığın zaman alacağın şey bu olur.
-ذلك ما تحصل عليه عندما تقوم تجربة أداء مفتوحة للعامة لمسرحية فتاة مضحكة.

Lütfen, lütfen. Sen yaptığın zaman çok iyi hissediyorum.
أرجوك إنها تعطي شعور جيد جداً عندما تقوم بها