Yaptıkları tek şey not almak olmuş. | Open Subtitles | كل ما فعلوه كان كتابة مذكرة بعنوان |
Yaptıkları tek şey çevrim içi bakmaktı. | Open Subtitles | كل ما فعلوه أنهم بحثو على الانترنت |
Yaptıkları tek şey bu değildi. | Open Subtitles | هذا ليس كل ما فعلوه |
O adamları bırak, Yaptıkları tek şey başkalarını incitmek | Open Subtitles | ،تخلص من أؤلئك الناس لأن كل ما يفعلوه هو إيذاء الناس |
Ama Yaptıkları tek şey seni sevmek. | Open Subtitles | لكن كل ما يفعلوه هو أن يحبّوك |
Yani, ortaçağda Yaptıkları tek şey bu değil miydi, şarap içmek? | Open Subtitles | ألم يكن كل ما يفعلونه في القرون الوسطى هو شرب الخمر؟ |
Orada Yaptıkları tek şey su içmek | Open Subtitles | كل ما يفعلونه هناك هو شرب الماء |