"yarısı kadar bile" - Translation from Turkish to Arabic

    • بنصف
        
    • حتى إلى نصف
        
    Bana, ona davrandığının yarısı kadar bile nazik davranamaz mısın? Open Subtitles أيمكنك أن تكون بنصف هذا اللطف معي كما كنت معها؟
    Fakat bugünkü adam ve onun sorularının yarısı kadar bile değil. Open Subtitles ولكن ليس بنصف القدر الذي أخافني به هذا الرجل اليوم بأسئلته
    Ama sizin için yeterince iyi değildi, leydim. yarısı kadar bile. Open Subtitles لم يكن جيداً بما يكفي لك يا سيدتي, ولا بنصف الجودة
    O öpücük, bunun yarısı kadar bile iyi değildi. Open Subtitles فتلك القبلة لم تكن بنصف حلاوة هذه القبلة
    Gerçeğin yarısı kadar bile değil. Open Subtitles لم يصل حتى إلى نصف المدة الحقيقية
    Kurallarına göre oynamayı sevmiyorsun diye bir polisin ölümüne sebep olmanın yarısı kadar bile kötü değil. Open Subtitles ليس هذا بنصف سوء التسبّب بمقتل شرطيّ آخر لأنّك لم تشأ تطبيق القوانين
    Becca, duyduğunun yarısı kadar bile çılgınca değil. Open Subtitles بيكا , إنه ليس بنصف الجنون الذي يظهر عليه
    Lanet olsun,televizyondan göründüğüzün yarısı kadar bile değilmişsiniz Open Subtitles تبا، أنت بنصف الحجم الذي تكون عليه في التلفاز
    Ne oldu bak, uzun süre boyunca Will'in yarısı kadar bile adam demeyeceğin biriyle birlikteydim ve terk edildim. Open Subtitles الذي حدث أنني كنت مع شاب لفترةٍ طويلة لم يكن بنصف رجولة ويل وبعدها تخلى عني.
    Öyle mi? Bir gün, beni düşündüğünün yarısı kadar bile tanımadığını fark edeceksin. Open Subtitles حسنٌ، يومًا ما ستدرك أنّكَ لا تعرفني حتّى بنصف ما تظنّ
    Sandığının yarısı kadar bile zeki değilsin. Open Subtitles أنت لست بنصف الذكاء الذي تخال نفسك إياه هذا قول جدير بالإهتمام عندما يصدر منك
    Benimki, dostun Cyrus'un hayatının yarısı kadar bile ilginç değil. Open Subtitles حياتي ليس بنصف اثارة حياة صديقك سايرس بين
    Bu kitap düşünülenin yarısı kadar bile güçlüyse ilk önceliğimiz buradan götürüp güvenli bir yere saklamak. Open Subtitles إذأ كان هذا الكتاب بنصف الخطر الذي يعتقده الجميع, إذن إخراجه من هنا و إخفائه في مكان آمن هو أولويتنا القصوى
    İnan bana benim tiksindiğimin yarısı kadar bile tiksinmemişsindir. Open Subtitles صدقيني ، أنتِ لا تشعرين بنصف الإشمئزاز الذي أشعر به تجاه الأمر
    Laura'yı senin tanıdığının yarısı kadar bile tanımıyordum ama bunu biliyordum. Laura vahşi biriydi. Open Subtitles لم أعرف "لورا" بنصف معرفتك بها، وأعرف إجمالاً أنها كانت طائشة
    Laura'yı senin tanıdığının yarısı kadar bile tanımıyordum ama bunu biliyordum. Laura vahşi biriydi. Open Subtitles لم أعرف "لورا" بنصف معرفتك بها، وأعرف إجمالاً أنها كانت طائشة
    Hayal gücüm bunun yarısı kadar bile yok. Open Subtitles إن خيالي ليس بنصف الخصوبة الكافية لذلك
    Paramı çaldı ve özgürlüğümü elimden aldı... ama bu, kalbime yaptıklarının yarısı kadar bile kötü değil. Open Subtitles ...سرقَ مالي وسلبَ حريتي لكن ذلكَ لم يكن بنصف سوء ما فعلهُ لقلبي
    Harvard, buranın yarısı kadar bile bir oda vermezdi sana böylesi büyüleyici bir sektere de. Open Subtitles هارفارد" لم تكن لتعطيك مكتباً بنصف حجم هذا المكتب أو تسمح لك بتعيين سكرتيرة فاتنة
    Ama seninkiler benim aklımdan geçenlerin yarısı kadar bile korkunç olamaz. Open Subtitles لكنه لن يصل حتى إلى نصف ما أحس به

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more