yarasaların sosyal karmaşıklığını anlamak açıklamak için sadece bu yetiyor. | TED | هذا كل ما في الأمر لتفسير التعقيد الاجتماعي لهذه الخفافيش. |
yarasaların içinde ve kendi aralarında duyusal algıları kullanma yetenekleri arasında çok büyük bir çeşitlilik vardır. | TED | لذلك فإن هناك تنوع كبير جدا بين الخفافيش فى قدرتهم على استخدام الادراك الحسى. |
Şükür ki, bir arı adamım, yarasa adam değilim, çünkü yarasaların problemlerini araştıracak para yok. | TED | وأنا سعيد لاني نحال وليس خفّاش ، لأنه لا يوجد أي أموال لبحث المشاكل الخفافيش. |
yarasaların girdiği tek kapı. | Open Subtitles | هو الباب الفريد من نوعه و هو الباب الذي يدخل منه الخفافيش. |
27 farklı türüyle Küba yarasaların başkentidir | Open Subtitles | كوبا عاصمة خفافيش الكاريبي بـ27 نوعِ مختلفِ. |
Bu lokasyonlar, beyaz koku sendromundan ölen yarasaların bulunduğu yerler. | Open Subtitles | هذه هي الأماكن التي تصاب الخفافيش الميتة مع متلازمة بيضاء الأنف تم العثور عليها. |
yarasaların tavana tünemesi dışkıların kaya üzerinde birikmesine neden olur. Ardından bu dışkılar oldukça sert bir yapı kazanırlar. | Open Subtitles | وعندما تبيت الخفافيش في السقف، يتراكم روثها على الصخور، ثم يصبح متحجراً. |
Burada oluşan birkaçı ile birlikte yarasaların, şu anda 18 farklı türü bulunmaktadır. | Open Subtitles | من الخفافيش القليلة التي وصلت, نشأ 18 نوع مختلف |
Ne yazık ki, ev ve yarasaların oy hakkı yok. | Open Subtitles | للأسف , الخفافيش و المنزل لا يحق لهم التصويت |
Fakat dünyadaki yarasaların en çevik ve en süratli türlerinden birine çatmış durumda. | Open Subtitles | ولكنها تقرر التعامل ضد الخفافيش الأسرع و الأكثر مرونة في العالم. |
Demek istediğim, atların delirmesi, yarasaların gece uçmaması, | Open Subtitles | اقصد الخيول تتصرف بجنون الخفافيش توقفت عن التحرك ليلا |
Ayrıca kokunun böcekleri topladığını böceklerin yarasaları, yarasaların da şahinleri topladığını söylediler. | Open Subtitles | النادي يقول أن الرائحة كانت تجذب الحشرات والتي بدورها جذبت الخفافيش وبدورها جلبت الصقور لاصياد الخفافيش |
Hepsi de yarasaların peşinde. | Open Subtitles | النّسور الحربيّة، وانهم جميعا في اعقاب الخفافيش. |
Dışarda oturabilir ve yarasaların kanat çırpışlarını dinleyebiliriz | Open Subtitles | يمكن أن نجلس في الخارج ونستمع لرفرفة أجنحة الخفافيش |
Ama kurdun içinde olması aslanların, kedilerin ya da yarasaların içinde olduğu anlamına gelmez. | Open Subtitles | ولكن لمجرد فمن داخل الذئب لا يعني أنه داخل الاسود أو القطط أو الخفافيش. |
Bu harika fikirmiş, tabii Silva bu mekanizmanın düğmesine basıp yarasaların gelmesini bekleyinceye kadar. | Open Subtitles | هذه فكرة رائعة , حتى يضغط سيلفا على الزر على هذه الآلة الغربية , ويتوقع أن تأتى الخفافيش |
yarasaların benzersiz optik çubuk ve konileri vardır. Beyaz ışıkta tedirgin olur ama kırmızı ışıkta olmazlar. | Open Subtitles | الخفافيش لديها قصبات بصرية فريدة ومخاريط إنها تثار بالضوء الأبيض وليس الأحمر |
Fakat, ben aynı zamanda bunun yarasaların geceleri çıktığı gerçeğiyle ilgili olduğunu düşünüyorum ve biz onları tam olarak anlamayız. Bizler dünyayı bizden birazcık farklı algılayan şeylerden az da olsa korkuyor olabiliriz. | TED | بالرغم من ذلك، فإنى أعتقد أن لذلك علاقة بحقيقة أن الخفافيش تخرج ليلا، و نحن لا نفهمهم حقا. فنحن نخاف من الأشياء التى ترى العالم بطريقة مختلفة عنا. |
yarasaların sesle yön tayini gibi sanırım. | Open Subtitles | أتصور أن الأمر أقرب إلى خفافيش بخاصية الاستشعار بالصدى |
Burada duramayız. Burası yarasaların bölgesi. | Open Subtitles | لا يمكننا الوقوف هنا هذه بلدة خفافيش |
yarasaların DNA'larını çözmeye çalışan araştırmacı bir bilim adamıydım. | Open Subtitles | لقد كنت عالماً أقوم بأبحاث لكسر الحمض النووي للخفافيش. |