"yaratırlar" - Translation from Turkish to Arabic

    • يخلقون
        
    • تخلق
        
    "İnsanlar hayatlarındaki hataları bir araya toplar ve kader dedikleri canavarı yaratırlar." Open Subtitles البشر يجمعون أخطاء حياتهم كلها و يخلقون وحشا يسمونه القدر
    gerçekte olmayan bir ilişkiyi, zihinlerinde büyütüp bir dünya yaratırlar. Open Subtitles يخلقون عوالم في رؤوسهم، وعلاقات غير موجودة.
    İnsanlar dünyada olan şeyleri anlamak için tanrıları yaratırlar. Open Subtitles الناس يخلقون الآلهة عندما يتساءلون لماذا تحدث بعض الأمور بالحياة.
    Benimle Bay Blake gibi insanlar tuhaf ve anlaşılmaz şeyler yaratırlar. Open Subtitles " الأشخاص مثلي ومثل السيد " بلايك يخلقون أشياء غريبة وخارقة للطبيعة
    Diğer türler için nişler yaratırlar. TED تخلق القنادس مكامن حياة خاصة للأنواع الأخرى.
    Hükümetler hem girişimcilerinin hem de müşterilerinin gelişmesine izin veren şartları oluşturarak refahı ve gelişmeyi yaratırlar. TED الحكومة لا تخلق الازدهار والتنمية، بخلق الظروف التي تسمح لكل من رواد العمال وعملائهم بالازدهار.
    Bu dört hücre sağlıklı ve uyum içinde çalıştığında olağanüstü bir elektrik faaliyeti senfonisi yaratırlar ve bu elektrik faaliyeti bizim düşünme, duygularımızı açığa serme, hatırlama öğrenme, hareket, hissetme gibi kabiliyetlerimizi destekler. TED وحينما تعمل هذه الخلايا الأربعة معاً في عافية وانسجام، يخلقون سيمفونية غير عادية من النشاط الكهربي، وهذا هو النشاط الكهربي الذي يٌعزّز قدرتنا للتفكير، وللشعور، وللتذكر، وللتعلم، وللحركة، وللإحساس وهكذا.
    Çünkü sanatçılar güzel şeyler yaratırlar. Open Subtitles إنهم يخلقون الجمال.
    Ekranda olmayan şeyler yaratırlar. Open Subtitles يخلقون اشياء ليست موجوده
    İnsanlar duygusal ihtiyaçlarını gidermek için hayali insanlar yaratırlar. Open Subtitles حسنا, الناس تخلق أصدقاء تخيليين لملئ احتياجهم العاطفى
    Olmayan bir şeyden bir şey yaratırlar, çünkü tamamen gereksizdirler. TED و تخلق شئ من العدم لأنها ليست مطلوبة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more