| yardımın lazım. Bu çanta çok ağır. yardımın lazım. | Open Subtitles | أحتاج مساعدتك يا رجل,هذه الحقيبة ثقيلة فعلا |
| Asanın son parçasını almadan evvel onları durdurmak için yardımın lazım. | Open Subtitles | أحتاج لمساعدتك لإيقافهم قبل أن يحصلوا على القطعة الأخيرة من عصاك. |
| Yardımcısıyla bu öğlen görüşeceğim ve yardımın lazım. | Open Subtitles | أنا سأذهب لمقابلة مساعدته، هذا المساء وأنا بحاجة لمساعدتك |
| yardımın lazım. Acil bir durum, lütfen. | Open Subtitles | أحتاج إلى مساعدتك إنها حالة طارئة ، أرجوكِ |
| Dinle, yardımın lazım Morty. | Open Subtitles | الآن اسمع ، احتاج مساعدتك مورتي |
| Bizim diyardan buraya geliyor. Onu durdurmak için yardımın lazım. | Open Subtitles | إنّها آتيةٌ مِنْ بلادنا و أحتاج مساعدتك لإيقافها |
| Herneyse, rüyamın neden bu kadar üzücü olduğunu biliyorsun Lütfen, Tessa yardımın lazım Yalnız ölmek istemiyorum özelliklede birkaç kötü dilli hayvanla Sadece bana kaçık birini bulma,yeter.. | Open Subtitles | على أي حال أنا متأكدة أنه يمكنك رؤية لما الحلم كان مزعج لذا أرجوك تيسا أحتاج مساعدتك لا أريد أن أموت وحيدة |
| yardımın lazım. Ne dersin? | Open Subtitles | سوف أحتاج مساعدتك أنت قادر على هذا؟ |
| Asanın son parçasını almadan evvel onları durdurmak için yardımın lazım. | Open Subtitles | أحتاج لمساعدتك لإيقافهم قبل أن يحصلوا على القطعة الأخيرة من عصاك. |
| Anne yardımın lazım. Okulda benden daha zeki daha genç ve daha iyi saksafon çalan bir kız var. | Open Subtitles | أحتاج لمساعدتك يا أمي ، يوجد فتاة في المدرسة أصغر وأذكى وأكثر بارعة بالعزف مني |
| Hadi dostum. Çiftliğe biraz çeki düzen vermek için yardımın lazım. | Open Subtitles | هيا يا رجل إنني أحتاج لمساعدتك لكي نطور المزرعة |
| Burada İslamabad'da o. Ona bunun bedelini ödetebilirim ama yardımın lazım. | Open Subtitles | وبوسعي أن أجعله يدفع الثمن لكن أنا بحاجة لمساعدتك |
| Bir parmak kesmem lazım ama tercih edilebilir olabilir. - Quentin yardımın lazım. | Open Subtitles | كوينتين، أنا بحاجة لمساعدتك أعلى فدر من الاولوية |
| Of be, yardımın lazım. | Open Subtitles | يسوع المسيح،أنا بحاجة لمساعدتك |
| yardımın lazım. | Open Subtitles | وأنت، تعالي برفقتي أنا أحتاج إلى مساعدتك |
| Ama bu olmadan önce kafesi açmak için yardımın lazım. | Open Subtitles | ولكن قبل أن يحصل هذا أحتاج إلى مساعدتك في فتح القفص |
| Bir şeye bulaştım. yardımın lazım. | Open Subtitles | لقد علقت بأمر ما و احتاج مساعدتك |
| Üzgünüm, yardımın lazım. | Open Subtitles | أنا أسف ولكننا نحتاج مساعدتك |
| yardımın lazım. | Open Subtitles | أنا بحاجة لمساعدتكم. |
| Tekrar yardımın lazım. | Open Subtitles | و الآن أريد مساعدتك مرّةً أخرى قبل وقتٍ طويل ... |
| - Gel hadi, bir şeyde yardımın lazım. | Open Subtitles | ـ هيّا، أريدك أن تساعدني بشيء ما. |
| Şimdi Tobby, eğer yürüyemiyorsa taşımak için yardımın lazım olacak. | Open Subtitles | (توبي)، سأحتاج لمساعدتك في حمله إن كان لا يستطيع المشي. |
| Ama yardımın lazım kuzen. | Open Subtitles | ولكني سأحتاج مساعدتك يا ابن العم |
| Yakında bulacaktır beni. yardımın lazım. | Open Subtitles | سيعثر عليّ قريباً جداً أحتاج مساعدتكِ |
| Nereye gidiyorsun? Çiftçi değilim ki, yardımın lazım. | Open Subtitles | لستُ مزارعًا، أحتاج إلى مساعدة. |
| Habersiz geldiğim için bağışla ama yardımın lazım. | Open Subtitles | - لَكنِّي أَحتاجُ إلى مساعدتَكَ. - بالطبع. الشيري؟ |
| Bunun için de yardımın lazım. | Open Subtitles | نحتاج لمساعدتكِ للعثور عليه |
Arabic 
English 
French 
Spanish 
German 
Portuguese 
Turkish 