Buhar odasında bir kaç dakika geçir. Rahatlamana yardım edecektir. - Evet... | Open Subtitles | . إقضِ بضعة دقائق في غرفة البخار . إنها ستساعدك على الاسترخاء |
Eve yakın bir okulda olacağını düşünürse çantanı toplamana bile yardım edecektir. | Open Subtitles | من الأرجح أنها ستساعدك على حزم حقيبتك إذا أعتقدت أن ذهابك سيبقيك قريباً من المنزل |
Malcolm'u arayacağım. Her şeyi düzeltmemize yardım edecektir. Hiç tasalanma. | Open Subtitles | سوف أتصل بمالكولم، وهو سيساعدنا باصلاح كل شي، لا تقلقي |
Bilmiyorum ama bize kurtarma yöntemini saptamamızda yardım edecektir. | Open Subtitles | لا أعرف, لكن هذا سيساعدنا بتأسيس طريقة الإنتشار |
Ama Joe sana yardım edecektir... her an gelebilir... sana yardım edecek, seninle ilgilenecek. | Open Subtitles | ولكن حين سيأتي جو الذي يمكن إن يكون هنا بأية لحظة سيساعدك ويعتني بك |
Müdür neyin üzerinde olduğumuzu gördüğünde o da sana yardım edecektir. | Open Subtitles | عندما يرى المدير هذا فأنه بالتأكيد سيساعدك |
Kızılhaç da yardım edecektir. Kızılhaç İngilizce. | Open Subtitles | الصليب الاحمر سوف يساعدك أيضاً، الصليب الاحمر بالإنكليزية |
Sadie "Sevgi daima yolunu bulmana yardım edecektir" dedi. | Open Subtitles | "تلك عندما سادي قالتْ، "' حبّ سَيُساعدُك دائماً جِدْ بيتَ طريقِكَ." ' النوم. |
Cumhuriyet gezegeninizi yeniden inşa etmenize yardım edecektir. - Sizi terk etmeyeceğiz. | Open Subtitles | الجمهورية ستساعدك فى اعادة البناء, لن نتخلى عنك |
Buyur Red, bu unutmana yardım edecektir. Mutlu yıllar, dostum! | Open Subtitles | تفضّل يا (ريد)، هذهِ ستساعدك لتنسى ، عيد ميلاد سعيد. |
Eğer oraya ulaşabilirsen, sana yardım edecektir. | Open Subtitles | إذا تمكنت من الوصول الى هناك هي ستساعدك |
Şunu için. Eski gücünüze dönmenize yardım edecektir. | Open Subtitles | اشرب هذه , ستساعدك على استعادة قوتك. |
Sana yazdığım ilaçlar bu konuda yardım edecektir. | Open Subtitles | الحبوب التى وصفتها ستساعدك في ذلك |
100 dirhem için, ya kaçmamıza yardım edecektir ya da para için bizi sırtımızdan bıçaklayacaktır. | Open Subtitles | مقابل مائة درهم ،إما سيساعدنا على الهروب أو سيطعننا من الخلف ويبقي المال |
Benzinliğe ulaşabilirsek, eminim bize yardım edecektir. | Open Subtitles | لو استطعنا الرجوع إلى المحطة أنا متأكد بأنه سيساعدنا |
Bu türü anlamak, kimin yaptığını bulmaya yardım edecektir. | Open Subtitles | تحديد اي سلالة هذه سيساعدنا في معرفة المسؤولين |
Lazer nereden ateş edildiğini belirlememize yardım edecektir. | Open Subtitles | سيساعدنا الليزر على تحديد الجهة التي أتت منها الطلقة |
Ne olursa olsun personelimiz helikopterini onarmana yardım edecektir. | Open Subtitles | في كلتا الحالتين، طاقمنا سيساعدك أن تعود طائرتك لحالتها الطبيعية |
Zerlang ile konuş. Sana yardım edecektir. | Open Subtitles | تحدث مع الدّكتورِ زيلانغ سيساعدك |
- Bugün, zihnini boşaltmaya yardım edecektir. | Open Subtitles | -لا بد أن اليوم سيساعدك على نسيانها قليلا |
belki bu sana yardım edecektir. | Open Subtitles | ايها الشاب ذلك يبدو جنون , ولكن ... ربما هذا سوف يساعدك |
Rollie atlatmanda yardım edecektir. | Open Subtitles | رولي سَيُساعدُك في فهمها |