| Bayım. Oğluma yardım etmeliyim. Bırakın geçeyim lütfen. | Open Subtitles | سيدي يجب أن أساعد إبني دعني أمر لو سمحت دعني أمر |
| - Çoraplarını tutun. Bırakın, bu insanlara yardım etmeliyim. | Open Subtitles | ــ إمسكوا جواربه ــ أتركوا ساقي، علي أن أساعد هؤلاء الناس |
| Babam tarlayı sürerken yardım etmeliyim. Seninle tanışmak hoştu, Chris. | Open Subtitles | سأذهب لمساعدة أبي في الحصاد سعدت لمعرفتك |
| Gidip büyükanneme temizlik için yardım etmeliyim. | Open Subtitles | على أية حال، علي الذهاب لمساعدة جدتي في توضيب عيد الفصح |
| Asla kendimi düşünmemem gerekiyor her zaman diğerlerine yardım etmeliyim. | Open Subtitles | يُفترض ألا أفكر في نفسي أبداً وأساعد الآخرين دائماً. |
| Mowgli'ye yardım etmeliyim. | Open Subtitles | انتظر هنا يجب أن أذهب لأساعد موكلي |
| George'a, kızlara bazı kadınlara ve fahişelere yardım etmeliyim. | Open Subtitles | -عليَّ مساعدة "جورج"، عليَّ مساعدة بعض الفتيات، عليَّ مساعدة بعض النساء، عاهرات، |
| Gidip diğerlerine yardım etmeliyim. | Open Subtitles | -حسناً . -يجب أن أذهب لمُساعدة الآخرين . |
| Bunu size telafi edeceğim, Ama başı dertte olan bir arkadaşıma yardım etmeliyim. | Open Subtitles | سأعوّضكما عن ذلك، ولكن عليّ أن أساعد صديقة واقعة بمشكلة |
| Pekala, s.ktir et. Eğer ona yardım etmem gerekiyorsa Bu küçük şeytanlara da yardım etmeliyim. | Open Subtitles | حسناً ، اللعنة ، إن كنت أنوي مساعدته فيجب أن أساعد هذه الشيطانة الصغيرة الجميلة |
| "Yoksa insanların daha erdemli bir yaşam sürmelerine mi yardım etmeliyim?" | Open Subtitles | "أو ربّما يجب أن أساعد الناس عموماً. أعيش حياة أكثر استقامة؟" |
| Bunu yapamam, çocuklar. Bir arkadaşımın kuşları bulmasına yardım etmeliyim. | Open Subtitles | لا يمكنني لا بد أن أساعد صديق لإيجاد طائر |
| Gidip Catherine'e yardım etmeliyim ama beni odanda bekle şu Kızıl Şövalyeler'le uğraştıktan sonra buna bakarız. | Open Subtitles | علي ان اذهب لمساعدة كاثرين لكن انتظريني في غرفتك وسننظر بهذا الامر |
| Erkek arkadaşıma yardım etmeliyim. | Open Subtitles | لابد أن أذهب لمساعدة صديقى |
| Benimkilere yardım etmeliyim. İyi şanslar Lex. | Open Subtitles | يجب أن أذهب لمساعدة والداي، حظاً سعيداً يا (ليكس) |
| Gidip annene yardım etmeliyim ufaklık. | Open Subtitles | عليّ أن أذهب وأساعد أمّكَ، أيها الصغير. |
| Yarın davette Bayan Newberg'e yardım etmeliyim. | Open Subtitles | أحتاج الى أن أكون أفضل بحلول الغد لأساعد السيده (نيوبيرغ) في الإحتفال |
| Gidip Charles'a yardım etmeliyim. | Open Subtitles | ! (عليَّ مساعدة (تشارلز |
| Fırsat bulunca sizinle irtibata geçerim ama şu anda Bay Reese'e yardım etmeliyim. | Open Subtitles | سأتواصل معكنّ حينما أتمكّن من ذلك. لكن في الوقت الحاضر، احتاج لمُساعدة السيّد (ريس). |
| Evet, ruh tahtasına bir mesaj daha geldi. yardım etmeliyim. | Open Subtitles | أجل، لقد وصلني نداء آخر في اللوحة الروحانية، يجب أن أساعده |
| Ona yardım etmeliyim. Buna ben sebep oldum. Benim hatam. | Open Subtitles | يجب أن أساعدها أنا من سببت هذا، أنه غلطتي |
| - Onu bulmanıza yardım etmeliyim. Lütfen. | Open Subtitles | يجب أن اساعد في العثور عليها |
| Giyin, beni sevmeyen arkadaşıma bir eşcinselle evlenmede yardım etmeliyim. | Open Subtitles | و الإن إرتدي ملابسك لأنه يجب علي مساعدة صديقتي التي تكرهني على الزواج من رجل شاذ |
| İzin verirseniz, gidip şu canavarı kesmeye yardım etmeliyim. | Open Subtitles | عن إذنكم، يبدو أنه عليَّ إيقاف هذه المهزلة |
| Bir şey yapamam o benim babam, ona yardım etmeliyim. | Open Subtitles | لقد كان عليّ مساعدة أبي |
| - Yo hayır, ona yardım etmeliyim. - O, artık senin kızın değil. | Open Subtitles | لا, علي مساعدتها - انها ليست ابنتك بعد الان - |
| Yasal bir sistem kurduğuma göre elbet korunmasına da yardım etmeliyim. | Open Subtitles | ،لقد أنشئتُ النظام القانوني .لذا بالطبع يجبُ أنْ أُساعد في حمايته |
| İçeride insanlar var. yardım etmeliyim. | Open Subtitles | هناك أناس بالداخل علي أن أساعدهم |