Hızlı bir şekil de bana yardım etmesi için iki kişiye ihtiyacım var. Siz gelebilir misiniz? | TED | أنا بحاجة إلى شخصين لمساعدتي أبإمكانكِ الصعود إلى المسرح؟ |
Neyse ki, burada bize yardım etmesi için kullandığımız harika bir matematik var, optimum durma teorisi adlı. | TED | لحسن الحظ، هناك جانب شهي من الرياضيات يمكننا استخدامه للمساعدة في هذا الصدد، ويدعى نظرية التوقف المثالي. |
Bu görevde bize yardım etmesi için teknolojiyi kullanmalıyız. | TED | علينا استخدام التكنولوجيا لمساعدتنا في هذا الشأن. |
Bana yardım etmesi için Jim'i çağırmamı istemezsin, değil mi? | Open Subtitles | أنت لاتريدين أن استدعي جيم ليساعدني في ذلك اليس كذلك؟ |
Katil aradığınız dominantsa kendine yardım etmesi için bir köle seçmiş olması olası. | Open Subtitles | اذا كان الطرف السادى هو القاتــــل فهى سوف تختار شخص ما لمساعدتها |
Ve yardım etmesi için yanınızda Ulysses S. Grant'i mi getirdiniz? | Open Subtitles | لذلك جلبت ،"يوليسيس غرانت" هنا لمساعدتك على القيام بذلك؟ |
Bu herifleri bulmama yardım etmesi için yanına gitmiştim. | Open Subtitles | ذهبت إليه كي يساعدني في العثور على هؤلاء الأشخاص |
İşi kavrayana kadar mektuplar konusunda bana yardım etmesi için. | Open Subtitles | فقط لتساعدني من أجل بعض الرسائل حتى أبرع بها. |
yardım etmesi için kız kardeşim Siobhan'ın yanına gittim. | Open Subtitles | هرعتُ إلى أختي (شيفون) طلباً للمساعدة. |
Ama anlıyorsun. Bu yüzden mi Darlton'u yardım etmesi için gönderdin? Kendi politik desteğimi ortaya koymak zorundaydım. | Open Subtitles | لكنك تتفهمين لذلك أرسلت دارلتون ليساعدها. |
Daniel beni arkadan vurması için yani yardım etmesi için Chad'i getirdi. | Open Subtitles | دانيال جلب تشاد ليطعنني به بحجة مساعدتي |
Bana yardım etmesi için 2 hukuk öğrencisi gerekli. | Open Subtitles | أحتاج الى طالبين فى مرحلة ما قبل التخرج لمساعدتى |
yardım etmesi için neden yok. Elimizdeki en iyi fırsat Rini. | Open Subtitles | لا يوجد سبب يدعو للمساعدة أفضل فرصنا هي ريني |
Saçımı boyamaya yardım etmesi için bana gelmesini söylemiştim. | Open Subtitles | تحدثنا عن مجيئها عندي ليلة أمس لمساعدتي بصباغة شعري. |
Saçımı boyamaya yardım etmesi için bana gelmesini söylemiştim. | Open Subtitles | تحدثنا عن مجيئها عندي ليلة أمس لمساعدتي بصباغة شعري. |
Minnacık cici soykırımınıza yardım etmesi için parlak, siyah bir yüz mü arıyorsunuz? | Open Subtitles | إن أردتم وجها أسودا لامعًا للمساعدة في تبرير إبادتكم الجماعية الصغيرة؟ |
Savunmamızda yardım etmesi için Kaptan Jones'a mı yalvarsak? | Open Subtitles | قد كنا نتوسل الكابتن جونز للمساعدة في دفاعنا؟ |
Baykuş konusunda yardım etmesi için birkaç arkadaşı çağırdım. | Open Subtitles | دعوت بعض الأصدقاء هنا لمساعدتنا لكى نبحث عن البومة |
Kadınlarla konuşmakta pek iyi değilim, ve seninle birlikte olmayı gerçekten istiyorum bu yüzden aşk test ediciyi bana yardım etmesi için buraya kadar getirdim. | Open Subtitles | لست بارعاً في التكلم مع النساء وأردت حقاً التعرّف عليك. لهذا جلبت معي جهاز مقياس الحب ليساعدني. |
Babama ve Anne'e ona yardım etmesi için bir şans vermeliyiz. | Open Subtitles | علينا ان نعطي ابي وآني فرصة لمساعدتها |
O korkunç kocanı ortadan kaldırmana yardım etmesi için anlaşma yapacaktın. | Open Subtitles | أنتِ تستأجرينه، ليساعدك في ضرب زوجك الشنيع ذاك |
Düşünmenize yardım etmesi için biraz 'şarap soslu fare' alır mısınız? | Open Subtitles | هل تريد خلطة الفأر الشاحنة لتساعدك على التركيز؟ |