- Yani bu büyük şovda yardımcım olmak senin için sorun değil? | Open Subtitles | لذا أنت موافق على أن تكون مساعدي في البرنامج الكبير؟ بالطبع .. |
yardımcım kilisedeki gibi bağışlarınızı toplayacak. | Open Subtitles | مساعدي سيجمعون التبرعات كما يحدث في الكنيسة |
Ne var ki, kendini savunma olsun olmasın, o benim oğlum ve yardımcım. | Open Subtitles | لكن سواء كان دفاعًا أم لا، فأنه لا يزال ابني، وهو نائبي أيضًا. |
Sana kahve ikram ederdim, ama yardımcım izne çıktı. Tam zamanı. | Open Subtitles | انا دائما اقدم القهوه ولكن مساعدتي في اجازه الان |
Bana söyleyeceksin, yoksa Tanrı yardımcım olsun, seni öldürürüm, ve bunu yapmama olanak sağlayacak dokunulmazlığım da var. | Open Subtitles | سوف تخبرنيي أو ليساعدني الرب ، فسوف اقتلك ولدي الحصانة للقيام بذلك |
Sadık yardımcım orda Sauvage'ın bu ülke için kurduğu... hain planlarını gösteren bir DVD ile duruyor. | Open Subtitles | مساعدي المخلص مستعد لعرض القرص و الذي يعرض خطه سوفاج بشأن هذه الدوله |
Öğlen merkeze geldiğimde yardımcım Eric Rayburn'ın Başkan tarafından... kovulduğunu öğrendim. | Open Subtitles | لقد وصلت إلى مقر العمليات في الظهيرة لأجد أن مساعدي إريك رايبورن طرد بواسطة الرئيس |
Pekala. Biraz izin verin, yardımcım Bay Harcourt'u çağırayım. | Open Subtitles | حسناً , أمهليني دقيقة ريثما أستدعي مساعدي السيد هاركورت. |
Ben dedektif Nakagawa. Bu da dedektif Igarashi, yardımcım. | Open Subtitles | أنا المحقق ناكاجاوا هذا المحقق إيجاراشي ، مساعدي |
Size kataloğu getirdim, beyefendi. Bu benim yardımcım, James. | Open Subtitles | لقد احضرت الكتالوج من أجلك يا سيدي هذا مساعدي جيمس |
En iyi dedektifimiz... benim yardımcım Claude Lebel. | Open Subtitles | أفضل مخبر بالقوة نائبي الخاص، المفوض كلود ليبيل. |
Bir saat kadar önce bir yardımcım, Rogers soyadlı birinden bir kayıp ihbarı aldı. | Open Subtitles | منذ ساعة مضت, استلم احد نائبي تقرير عن شخص مفقود. من فيلا باسم روجرز. |
yardımcım burada olsaydı çıkışa kadar sana eşlik ederdi. | Open Subtitles | لو كانت مساعدتي هنا كانت ستوصلك الي الخارج |
Yeni yardımcım az önce bana "Hazır kıta"nın anlamını söyledi. | Open Subtitles | مساعدتي الجديدة أخبرتني الآن ماذا تعني سمبربيارتس. |
Denizaltıyla oynamayı bırakın yoksa Tanrı yardımcım olsun, ikiniz de ölürsünüz. | Open Subtitles | توقفوا عن تخريب الغواصة او ليساعدني الرب كلاكما ستموتان |
...anayasayı koruyacak, muhafaza edecek ve savunacağım Tanrı yardımcım olsun. | Open Subtitles | وأن أحفظ.. وأحمي وأُدافع عن الدستور ولأجل ذلك فليساعدني الرب |
Yeni kıdemli başkan yardımcım olur musun diye sormak için kapıyı kapattım. | Open Subtitles | .. أغلقت الباب لأسألكِ إن كنتِ تريدين أن تكوني نائبة المدير الجديدة |
Bugün yanımda, özel bir yemeğim ve yardımcım var. Harry Solomon. | Open Subtitles | انا عندى اليوم طبق مميز و مساعد مميز أيضا هارى سوليمون |
Eğer onunla başa çıkabilirsen, o zaman sen benim yardımcım olursun. | Open Subtitles | إذا إستطعت التعامل معه, فسوف أجعلك مُساعدي |
Dennis Gammill, yardımcım, beni şimdi bilgilendirdi. | Open Subtitles | دنيس جاميل ، نائب العمدة اطلعني على الموضوع |
Oh, yardımcım diğerleriyle toplantıdayken bu meseleyle ilgili ağzını sıkı tutmanı istiyorum. | Open Subtitles | أيها النائب عندما نكون في الإجتماع مع الآخرين أريدك أن تخفي الموضوع |
yardımcım olmak üzere özellikle 3 kişinin ismini verdim. | Open Subtitles | لمن سيقوم بدور مساعدى ذكرت ثلاثة أسماء محددة |
yardımcım kolyenizi güvenli bir yerde saklıyor fakat alarm çok daha önce çalmalıydı. | Open Subtitles | لا , لا لا داعي للإعتذار الأن انسة هول , شريكتي وضعت سلسلتك في مكان آمن |
Baharda, Moskova'daki Annunciation Katedrali'ni boyamam lazım ve yardımcım yok. | Open Subtitles | انا فقط بحاجة لشخص يساعدني لأعمل. في كاتدرائية البشارة في موسكو قد تم وضع السقالات فيها. |
Yeni bir yardımcım olduğunda hemen seni mi aramalıyım yani? | Open Subtitles | لا بد لي أن أتصل ثانياً لأحصل على المساعد الجديد ؟ |
Bir zamanlar birbirimize aşıktık Tanrı yardımcım olsun, sanırım hâlâ ona aşığım. | Open Subtitles | كنا متحابان ذات مرة وليساعدني الله , اظني مازالت واقعة في حبه |