Bunu bir tek bana söylediğini söylemiştin sonra Yaron'a da söyledin. | Open Subtitles | قلت أنني الوحيد الذي أخبرته, وثم قلتها لـ(يارون), أيضاً. |
Yani birine açılacak gücü bulunca başkasına açılabiliyorum ve enerji tüyümle karşılaştığımda Yaron da rastladığım ilk kişiydi. | Open Subtitles | إذاً, سرعان ما جائتني القوة لأصارح أحدهم, سأستطيع مصارحة شخص آخر, وصادف أن (يارون) هو أول شخص قابلته |
Yaron küpelerle gömleği ödünç verdi. Donna da gömleği aldı. | Open Subtitles | (يارون) أعطاني هذه الأقراط والسترة, و(دونا) أعطتني القميص. |
Yaron bizimle üçlü yapmaya çalışınca Donna'dan ayrılmak zorunda kaldım. | Open Subtitles | اضطررت أن أنفصل عن (دونا) بعدما حاول (يارون) أن يجمعنا في جنس ثلاثي. |
- Yaron, İsrail'de nerede kalıyordun? | Open Subtitles | (يارون), أين تعيش في إسرائيل؟ |
Yaron. | Open Subtitles | هذا (يارون). |