"yasaklandı" - Translation from Turkish to Arabic

    • ممنوع
        
    • ممنوعة
        
    • محظور
        
    • محظورة
        
    • منعت
        
    • منعه
        
    • مُنعت
        
    • حظره
        
    • محرم
        
    • محظوراً
        
    • منعوا
        
    • حكم إدانة
        
    • مُنِعت
        
    • منعنا
        
    • يُحظر
        
    Diğer yandan, kumarhaneye girişiniz yasaklandı. Open Subtitles علينا أن نحاول فعل هذا في هذه الأثناء أنت ممنوع من دخول الكازينو
    O Psiko-Nakledici, medeni olan bütün gezegenlerde yasaklandı. Open Subtitles نقل الوعي ممنوع في جميع الكواكب المتحضرة أنتِ تقمعين روز حتى الموت
    22 yaşından beri ülkeyi terk etmem yasaklandı. Open Subtitles أنا ممنوعة من السفر منذ أن كنت في الثانية والعشرين
    Köpekbalıkları için iyi haberse, artık bu ağlar yasaklandı. TED ذلك محظور الاَن, وهو خبر جيد لاسماك القرش
    Biyo-Kubbe Tüneli'ne giriş yasaklandı. Andy ve Tarak'a da bulaşmış. Temas kurmayın. Open Subtitles دائرة الحديقة محظورة طارق وأندي مصابين أكرر مصابين , لاتعملوا أي إتصال
    Çin'de kaplan organlarının satışı 1990'larda yasaklandı bu merkez de o zamandan beri sadece turistlere hizmet ediyor. Open Subtitles المتاجرة في أجزاء النمر منعت في الصين في التسعينيات ومركز التربية الآن فقط مصدر جذب للسواح.
    Geçemedim ve o sürücü kursuna girmem yasaklandı. Open Subtitles أنا لم يمر، وحصلت على منعه من أن مركز الاختبار.
    Hongkong'da yasaklandı. Yakınlarda yaşayan Çinliler olmalı. Open Subtitles لقد مُنعت في هونغ كونغ لابد وأن صينيون يعيشون هنا
    Haberin yok mu? Ömür boyu girmem yasaklandı. Open Subtitles آخر الأخبار أنا ممنوع من دخولها مدى الحياة
    Filmi, filme almanıza izin verilmiyor. Kanunlarca yasaklandı. Open Subtitles تعلمون أنّه لا يمكنكم القيام بتصوير فيلم جاري، ذلك ممنوع بسلطة القانون.
    Üzgünüm, babası tarafından yanında olmam yasaklandı. Open Subtitles ليس لدي خيار, لذا آسف, أنا ممنوع من والدها أن أكون
    Yasal olarak, Bayan Leah Vaughn ile temas kurmanız yasaklandı. Open Subtitles انت ممنوع قانونا من الأتصال بالأنسة ليا فان
    Onların izni olmadığı için çalışma yapmam yasaklandı! Open Subtitles و من دون موافقتهم أنا ممنوعة من ممارسة السحر
    Bunlar, 50 eyaletin hepsinde yasaklandı. Open Subtitles هذه ممنوعة في الخمسين ولاية بالكامل.
    Ama artık içmiyorum. Hem çoğu yerde de yasaklandı. Open Subtitles لقد أقلعتُ عن ذلك الآن إنّه محظور في كثير من الأماكن
    Ahlakçılar, haklı zamanlarını çok fazla bu oyunla harcamamaları için uyardılar hatta kısa bir süreliğine, oyun Fransa'da yasaklandı, TED حذر الفاضلون من التكريس الكثير من الوقت لهم، مع لعبة الشطرنج حتى أصبحت محظورة في فرنسا لفترة وجيزة.
    Kendi muftağıma ve yemek odama girmem yasaklandı. Yiyecek eşyalarım ayrıldı. TED لقد منعت من دخول مطبخي وغرفة الطعام الخاصة بي ، وتم فصل الأواني الخاصة بي .
    Farkındalık oluşturmak için, uçaklarda içmek yasaklandı. Open Subtitles و مع وعي عام أكبر التدخين تم منعه من جميع خطوط الطيران
    Dünyanın büyük bir bölümünün kültürel miraslarının, küresel medya yapımları ve çağdaş sosyal söylem üzerinde herhangi bir etki yaratması yasaklandı. TED إن المنتجات الثقافية لمنطقة بأكملها من العالم مُنعت من ترك أي تأثير حقيقي على الإنتاج الإعلامي العالمي والخطاب الاجتماعي المعاصر.
    Ama onun ışığa çıkması birçok sebepten dolayı yasaklandı, özellikle genç kızların çıplak dans etmesini izlemeyi sevdiği için. Open Subtitles لكن تم حظره من أضواء الظهور لاسباب آخرى. لديه ميول لمشاهدة الفتيات الصغيرات يرقصن متعريات،
    Birbirimizin güçlerini çalmamız yasaklandı. Open Subtitles محرم علينا سرقة قوى بعضنا البعض
    Absinthe, insanları delirttiği düşüncesiyle neredeyse yüzyıl boyunca yasaklandı. Open Subtitles شراب مسكر كان محظوراً منذ ما يقرب من القرن لأنهم كانوا يعتقدوا بأنه يقود الناس إلى الجنون
    Ne yazık ki uçağa binmem yasaklandı, bu da bana başka çare bırakmıyor. Open Subtitles للأسف، منعوا عني ركوب الطائرة لذا لم يبق لدي خيارات.
    yasaklandı ve yok edildi. Open Subtitles حكم إدانة... تم تدميرها.
    Öncelikle şeytan çıkarma işlemleri hakkında bütün medya haberleri yasaklandı. Open Subtitles حسناً, في البداية مُنِعت جميع وسائل الإعلام من تغطية أحداث عمليات الطرد
    Birbirimizi görmemiz yasaklandı. Ama her an seni özlüyorum. Open Subtitles لقد تم منعنا من رؤية بعضنا لكن في كل لحظة , اشتاق لك
    - Burası senin müşterin değil artık. Onlarla iletişime geçmen yasaklandı. Open Subtitles يُحظر عليك التواصل معهم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more