"yatıştırıcılar" - Translation from Turkish to Arabic

    • المهدئات
        
    • المسكنات
        
    • اللودز
        
    • المهدآت
        
    • مسكّنات
        
    Fakat çiftlikte ilaç bulundurup bulundurmadığınızla ilgileniyoruz, özellikle yatıştırıcılar. Open Subtitles لكن نهتم بما إن كنت تحتفظ بعقاقير هنا خاصةً المهدئات
    Düşük oranda yatıştırıcılar ve antidepresanlar haricinde kanında hiç ilaç çıkmadı. Open Subtitles فبإستثناء تراكيز قليلة من المهدئات ومضادات الإكتئاب، دمه كان خاليا من الأدوية.
    yatıştırıcılar onu rahatlatacaktır, ama iyileşmesini yavaşlatacaktır. Open Subtitles المهدئات ستجعله اكثر راحه لكنها تبطي تعافيه
    Belli ki verdikleri yatıştırıcılar sana deli cesareti veriyor. Open Subtitles من الواضح أن المسكنات التي أعطوها لك تجعلك مُجهَد
    yatıştırıcılar şu an Donnie'nin üzerinde etkisini gösteriyor. Open Subtitles يبدو أن اللودز بدأت في ظهور مفعولها بـ(دوني) الآن
    Amfetamin, Metamfetamin, yatıştırıcılar. Open Subtitles المنشطات ، المهدآت
    Olay şu ki; çok güçlü yatıştırıcılar temin ettim. Open Subtitles تَرى، الشيء... أنا كُنْتُ قادر على تَحصيل البعضِ مسكّنات قويَّة جداً.
    - Haksız mıyım? - O yatıştırıcılar altı saat süresince yeter. Open Subtitles ستوفّر المهدئات درجة من الراحة للستّ ساعات القادمة
    Bu yatıştırıcılar son saatlerinizdeki acıyı dindirecekler. Open Subtitles هذه المهدئات ستخفف وطأة المعاناة في ساعاتك الاخيرة
    yatıştırıcılar lazım, nerede kaldılar? Open Subtitles أحتاج تلك المهدئات ما سبب التعطيل؟
    - Bazı kuvvetli yatıştırıcılar için Open Subtitles لبعض المهدئات القوية
    - Reçeteye hiç vicdan azabı duymadan güçlü yatıştırıcılar yazabilen bir terapist bulduğum için şükürler olsun. Open Subtitles انا ممتنة أنني أخيراًوجدت المعالج.. الذي لا يندم على استخدام المسكنات القوية أنا ممتنة أنه يمكنني أن أجلس هنا واستمع لأنينكمأيهاالأغنياء..
    Bilinçaltı ruh hâllerini düzenlemek için yatak bölmelerine oksijenle birlikte yatıştırıcılar ve antipsikotikler veriyoruz. Open Subtitles "بعض المسكنات و العبث بالا شعور ب ال "أو 2
    yatıştırıcılar beni fena hırpaladığı için şanslısın 'Çünkü seni öldürcem. Open Subtitles انت محظوظ بان هذه المسكنات تضرب في
    yatıştırıcılar şu an Donnie'nin üzerinde etkisini gösteriyor. Open Subtitles واضح أن اللودز بدأ مفعولها يظهر على (دوني) دلوقتي
    yatıştırıcılar nerede? Open Subtitles أين (اللودز
    Amfetamin, Metamfetamin, yatıştırıcılar. Open Subtitles المنشطات ، المهدآت
    Uzaktan kumandalı, zaman salınımlı yatıştırıcılar. Open Subtitles مسكّنات مع مفعول طويل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more