"yatarak" - Translation from Turkish to Arabic

    • مستلقيا
        
    • مستلقية
        
    • بنومه
        
    • بنومي
        
    • مستلقي
        
    • بالنوم مع
        
    Ve geçen yıllarda, vaktimin çoğunu yatarak geçirdim. Open Subtitles والسنة الماضية، كان عندي الكثير من الوقت مستلقيا في السرير
    Tüm günü karda yatarak ve kayakçıların üstümden atlamasıyla geçirdim buz parçaları gözlerimin önünde uçuşuyor. Open Subtitles لقد أمضيت يومي كله مستلقيا على الجليد والمتزلجين يقفزون من فوقي وقطع صغيرة من الثلج تتطاير إلى عينيّ
    Sırt üstü yatarak çalışmak! Hayal bile edemiyorum! Open Subtitles لا أتخيل كيف أستطيع العمل طيلة الوقت مستلقية على ظهري.
    Hareketsiz yatarak, kıkır kıkır gülüyordu. Open Subtitles فقط، كانت مستلقية تضحك قليلًا مع نفسها
    Benimle yatarak iş sahibi olan senden başka kimse yok. Open Subtitles لا أحد حصل على وظيفة بنومه معي سواكِ أنتِ
    -Çünkü hemen yatıp uyumak ve sabah kalktığımda seninle sevişeceğim ve sonra da sarılıp yatarak işe geç kalacağım için endişelenmek istemiyorum. Open Subtitles - لأني اريد ان احضى بنومي لا أريد ان اقلق بشأن ممارسة الجنس معك بالصباح ومن ثم الإستلقاء هناك والتأخر
    Sabahın 11.30'un da, siyah çoraplarınla yarı çıplak yatarak mı? Open Subtitles مستلقي نصف عاري على السرير مع جوارب سود في الساعة 11: 30 في الصباح
    Gündüzlerini yaşlı beyaz adamlarla golf oynayarak ve gecelerini genç beyaz kızlarla yatarak geçiren biri. Open Subtitles الذي قضى أغلب أيامه بلعب الغولف مع كبارُ السن البيض ويقضي لياليه بالنوم مع الفتيات البيض اليافعات.
    Kanepede yatarak hiçbir şeyi aşamayacağım. Open Subtitles ‫أنا لن أتجاوز أي شيء فقط ‫بالبقاء مستلقيا على الأريكة.
    Bütün çocukluğumu yatakta yatarak geçirdim. Open Subtitles قضيت طفولتي كلها مستلقيا في السرير
    Ama bazı ayılar yazı yatarak geçirmeyi reddediyor. Open Subtitles لكن بعض الدببة ترفض قضاء الصيف مستلقية
    Esasen, ilk o sana ihanet etti, başka birisiyle yatarak. Open Subtitles اساسا، اولا لقد خانك بنومه مع شخص اخر
    Sonra da o sana ihanet etti, seninle yatarak. Open Subtitles والان هو بطريقة ما يخونك بنومه معكِ
    yatarak zamanımı geçireceğim. Open Subtitles سأكون مستلقي في بركة من نفاياتي الخاصة
    Bu durumda yatarak yani? Open Subtitles و هو مستلقي في تلك الوضعية.
    Zaten bir gün, otoban üst geçidinin altında yatarak öleceğim. Open Subtitles مستلقي على معبر طريق سريع
    İşe düşmanla yatarak başlasan da eski dostunu tekrar kazanmak için elinden geleni yapsan da... Open Subtitles لن احظرها مجددا. وسواء ابعدت الأمور بالنوم مع العدو أو تحاول جاهدا اعادة صادقة قديمة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more