"yayınladılar" - Translation from Turkish to Arabic

    • نشروا
        
    • أصدروا
        
    Avrupa'daki birkaç doktor kolonoskopiyle ilgili bir seri makale yayınladılar. TED فريق من الأطباء في أوروبا نشروا سلسلة من الأبحاث عن فحص القولون بالمنظار.
    Dünya çapında yapılmış ilk anketi yayınladılar. TED ولقد نشروا أول إستطلاع من نوعه عالمياً.
    Scientology, tabiri caizce karşı koydu. İnternette bir şeyler yayınladılar. Open Subtitles السينتالوجيا ردّت بالمقابل, إذا أمكن القول , لقد نشروا بعضَ الأشياء على الإنترنت.
    Colorado Halk Kütüphanesi bu konuda öyle endişeliydi ki, beyaz bülten yayınladılar ve fakir aileleri kütüphaneden uzak tutanın şeyin, tartışmasız para cezası korkusu olduğunu belirttiler. TED وفي الواقع، كانت مكتبة ولاية كولورادو قلقة للغاية حول ذلك، لقد نشروا ورقة بيضاء وذكروا بشكل قاطع بأن الخوف من الغرامات هي التي تجعل العائلات الفقيرة خارج المكتبات.
    Aksine, helikopter alanının karşısındaki bir kameradan... 5 saniyelik görüntü yayınladılar, hiçbir karede bir Boeing 757 görünmemesine rağmen. Open Subtitles بدلا من ذلك، أصدروا 5 صور من آلة تصوير عبر مهبط الهيليكوبتر، بالرغم من أن أى منهم لم يظهر الـ 757
    Dergide Elliot'ın kısa bir biyografisini yayınladılar. Sayfa 53'de. Open Subtitles نشروا لمحة عن حياة إليوت في الصفحة 53
    Yıllar boyunca hikayelerimi yayınladılar. Open Subtitles لقد نشروا بعض من قصصي على مرور السنوات
    - O yüzden benimkini yayınladılar. Open Subtitles . لذلك نشروا قصتي بدلا من قصته
    yakın zamanda kalp krizi geçirip ölen kadınlarla kalp krizi geçirip ölen erkekler arasında -- ki dediğim gibi bu milyonlarca insan, her gün olan bir şey -- kadınlar, yağlı plaklarında -- işte bu onların koroner atardamarları, yani kalbe giden ana kan tedariği -- kadınlarınkinin aşındığını, erkeklerin patladığını yayınladılar. TED قد نشروا مؤخراً أنه عندما يتعرض النساء لنوبات قلبية ويمتن مقارنة مع الرجال من نفس الحالة وثانيةً، هذا يشمل ملايين الناس يحدث يومياً لدى النساء تكون الكتلة ثخينة وهذا هو شريانهم التاجي بحيث يتآكل المورد الرئيسي للدم عند النساء أما عند الرجال ينفجر
    Fransa'da yürütülen bir çalışma yayınladılar. Open Subtitles و قد نشروا الدراسة في فرنسا
    yayınladılar. Open Subtitles لقد نشروا القصة
    Düşkünlerevi bakıcıları, hayatlarımız sone ermek üzereyken bizimle ilgilenen insanlar yakın zamanda insanların ölüm döşeğindeyken en sık belirttiği pişmanlıklar üzerine bir rapor yayınladılar. TED الذين يتولون رعايتنا في نهاية حياتنا، أصدروا مؤخراً تقرير عن أكثر تعبيرات الندم تكراراً والتي يقولها الناس وهم حقيقةً على سرير الموت
    Şüphelilerin ya da aracın eşkalini yayınladılar mı? Open Subtitles هل أصدروا أي وصف لمشتبه به... أو مركبة ما؟
    Bu yılın kasım ayında bir rapor yayınladılar. Bu rapora göre, kullanıcıları arasındaki stalker programlarının izini sürdüklerinden beri %35 oranında bir artış olduğunu gördüler. TED وفي نوفمبر الحالي، أصدروا تقريراً صرحوا فيه بأنهم منذ الفترة التي بدأوا فيها بتعقب برامج الترصد لاحظوا زيادة بنسبة 35%.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more