| Videoyu akşama yayınlamakla tehdit ediyorlar. | Open Subtitles | لقد هددوا بنشر هذا الشريط بحلول نهاية اليوم. |
| 28 Mayıs günü, kasıtlı ve kötü niyet güderek, barışa sekte vurma amaçlı olarak, İngilizce-Macarca deyimler sözlüğü yayınlamakla suçlanıyorsunuz. | Open Subtitles | التهمة التي عليك تقول بأن في الثامن و العشرين من شهر مايو قمت بشكل متعمد بنشر الفوضى عن طريق نشر قاموس أنكليزي-مجري |
| Sanırım hikayelerimi yayınlamakla çok meşgulsünüz. | Open Subtitles | أظن أنك كنت مشغولة بنشر مقالاتي. |
| Benim Niki Sanders olduğumu iddia eden bir hikaye yayınlamakla tehdit etti. | Open Subtitles | هددني بنشر قصة (يقول فيها أني (نيكي ساندرز |
| - Bu mektubu Dr. Fuller yollamış ona, makalesini yayınlamakla ve klonları ifşa etmekle tehdit etmiş. Demek Avery onu bu yüzden öldürdü. | Open Subtitles | هذا خطاب، الطبيب (فولر) أرسله له يهدده بنشر أبحاثه ويكشف عن المستنسخين، لهذا قتله (إيفري). |