Numerolojik kehanet ilk matematikçiler arasında yaygındı. | Open Subtitles | العرافة الرقمية كانت شائعة بين علماء الرياضيات الأوائل |
Dünya'nın erken dönemlerinde bu tür havuzlar çok yaygındı. | Open Subtitles | بركٌ كهذه كانت شائعة جداً في كوكب الأرض البدائي. |
Erken dönem güneş sisteminde bu büyük çarpışmalar oldukça yaygındı. | Open Subtitles | في باكورة النظام الشمسي هذه التصادمات الكبيرة شائعة |
Eşim ve ben tedavisini karşılamak için fonu artırmayı başardık ama Therasa'nın durumu insanların yanlış hastalık sahibi olduğu yerde, günlük hayatta çok yaygındı. | TED | تمكنت أنا وزوجتي من جمع التبرعات لتغطية علاجها، لكن حالات مثل تيريزا كانت شائعة كل يوم، أينما عانى أشخاص من الأمراض الخطأ. |
Çoklu silah yaralanmaları yaygındı. | Open Subtitles | الجراح إثر الأعيرة النارية كانت شائعة |
Hatta bu o kadar yaygındı ki Gotik roman Frankenstein'a ilham vermişti. | Open Subtitles | كانت طريقة شائعة لدرجة أنّها ألهمت كاتب رواية (فرانكنشتاين) ربّما سمعت عنها |
Ölüm maskesi göstermek için. Bunlar 1500'lerde çok yaygındı. | Open Subtitles | نعم، لقد كانت ممارسة شائعة في 1500. |
Epigaea gaultheroides yaygındı ve Betula medwedewii vardı. | Open Subtitles | فصيلة (إيباثيريا غالثيريودس) كانت شائعة و بالإضافة الى (بيتشولا ميدوايي) |
Eski krallığın bütün hanedanlarında boyanmış ahşap heykeller çok yaygındı. 13. yüzyıldan kalma bu dekoratif vazo Firavun Akenaton'dan eşine... | Open Subtitles | إذًا كانت التماثيل الخشبية شائعة إبّان كل أسر المملكة القديمة. هذه الجرة المزخرفة التي تعود للقرن الـ13 أهداها الفرعون (أخناتون) إلى زوجته الأولى... |