"yeşil ışık" - Translation from Turkish to Arabic

    • الضوء الأخضر
        
    • الضوء الاخضر
        
    • ضوء أخضر
        
    • الإشارة خضراء
        
    • ضوء اخضر
        
    • إضاءة خضراء
        
    • النور الأخضر
        
    Yani E.R.P.'ye yeşil ışık yakmamakla, karına çakmayı takas edeceğim. Open Subtitles فتعتقد أنني سأبادل مضاجعة زوجتك بعدم إعطاء الضوء الأخضر للمشروع؟
    Etrafta çok sayıda klorofil bulunduğunda aynı şekilde çok fazla yeşil ışık görmektedirler. TED عندما يكون هناك الكثير من الكلوروفيل حولها ، فأنهم يرون الكثير من الضوء الأخضر.
    Merkeze doğru gidiyorum. yeşil ışık aldık. İyi haber. Open Subtitles أنا في طريقي لمركز القيادة لقد جاءنا الضوء الأخضر
    Nasıl olduğunu söyleyeyim, sen güvenli olduğunu söyledin, yeşil ışık yaktın. Open Subtitles لانك اخبرتهم انهم سيكونون بامان واعطيتهم الضوء الاخضر
    Tamam kızlar, Brezilya ağdasına yeşil ışık yandı. Open Subtitles حسناً يا بنات، لقد أعطتنا الضوء الأخضر لستخدام الشمع البرازيلي
    Artık komuta sende olduğuna göre, belki bize yeşil ışık yakabilirsin. Open Subtitles الآن أنت المسئولة ربما يمكنك إعطائي الضوء الأخضر
    Başkan Hanımın tek beklediği yeşil ışık yakmamız. Open Subtitles كل ما تريده منا السيدة الرئيس هو الضوء الأخضر
    Rebel timi yeşil ışık. Open Subtitles فريق ألفا لديكم الضوء الأخضر أكرر لديكم ضوء أخضر
    Ama sakın, tekrar ediyorum sakın yeşil ışık yanmadan sepetleri yağın içine koyma. Open Subtitles لكن لا تستطيع أن تكرر إلى أن يظهر الضوء الأخضر
    Tek bir sözüyle, bu işe yeşil ışık yakabilecek biri. Open Subtitles شخص يمكن أن يعطي هذا الشيء الضوء الأخضر بكلمة سحرية واحدة
    Anlaşıldı. yeşil ışık geldi. Gidelim, gidelim. Open Subtitles أسمعُك ، لدينا الضوء الأخضر لنتحرك ، هيا هيا
    yeşil ışık kırmızı olunca cihazın patladığını söyledi. Open Subtitles قال ذلك حينما لمع الضوء الأخضر باللون الأحمر
    yeşil ışık iyi, kırmızı olan kötü.. Open Subtitles الضوء الأخضر يعنى أنك بخير ، و الضوء الأحمر يعنى أنك فى خطر
    Port altı. yeşil ışık onu aldığın anlamına gelir. Open Subtitles المنفذ السادس ، الضوء الأخضر يعني أنك حصلت عليها
    Bolin Ali'yi ikinci kaleye gönderiyor ve Gelincikler için yeşil ışık yanıyor. Open Subtitles "بولين" أعاد "على" إلى المنطقة الثانية والقوارض حصلوا على الضوء الأخضر للتقدّم
    Her şey yolunda gitse iyi olur. O yüzden Başkan'a bu operasyona yeşil ışık yakması için söz verdim. Open Subtitles من الأفضل أن يسير كلّ شيء على ما يرام، وعدت الرئيس أن أعطيه الضوء الأخضر للعمليّة.
    Senin ayık koçun sana yeşil ışık yakıyor. Open Subtitles حسنٌ، مسؤولة استقامتك تعطيك الضوء الأخضر
    Kırmızı ışık, yeşil ışık aynı şey. Open Subtitles أَعْني الضوء الأحمر، الضوء الاخضر, نفس الفرق
    Herkesin evine girip insanı yargılaması için yeşil ışık yakmak gibi bir şey. Open Subtitles يمكنها ان تعطي اي احد الضوء الاخضر للحضـور و الإنصراف
    Başkan Büyük Temizliğe yeşil ışık yaktı, ben de bu yolda ilerleyeceğim. Open Subtitles لدي ضوء أخضر من الرئيس لتنفيذ عملية المحو الشامل وسأمضي فيها
    - Çabuk, yeşil ışık yandı. Open Subtitles بسرعة، الإشارة خضراء
    Ve sonra atlama zamanı gelince, yeşil ışık yanar ve atlama uzmanı bağırır "Atla." TED ومن ثم حان وقت القفز حيث يظهر ضوء اخضر .. ويقول مسؤول القفز " إنطلقوا "
    Ama bunlar yeşil ışık altında mavi renkte görünen çiçekler. TED فهذه أزهار زرقاء ولكن تحت إضاءة خضراء
    Çocuklar ve seninle "Kırmızı ışık, yeşil ışık" oynarken senin dişini kırmandı. Open Subtitles انها تعود غلى الاوقات التي كنا نلعب مع الاطفال النور الأحمر , النور الأخضر"0 " وانت كسرت سنكِ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more