Yeşim İmparator nehre baktı ve koyun, maymun ve horozun bir sal üzerinde, otların arasından geçmesi için salı ittiklerini gördü. | TED | نظر الإمبراطور جايد صوب النهر ورصد الخروف والقرد والديك على متن طوافة، يعملون معا لدفعها عبر الطحالب. |
Tek bir Yeşim Buddha'dan çok daha değerli bir şey. | Open Subtitles | تحت لانزهو سلسلة إحتياطيات جايد غير مستغلّة |
Mor Yeşim taşı ve lüle taşı, sadece Türkiye'nin belli bölgelerinde bulunur. | Open Subtitles | "فيوبيت جايد" و"سيبيوليت" يعثر عليها فقط في منطقة معيّنة ، في "تركيا" |
Yeşim sarayında aşk için savaşacak. | Open Subtitles | وقال انه معركة من أجل الحب في قصر من اليشم. |
Yeşim İmparator veya Çin İmparatoru'nun kraliyet totemi, | Open Subtitles | الطوطم الملكي للامبراطور اليشم أو السماوية الإمبراطور |
Cennet Sarayında bir ilaç iksiri var. Yeşim İmparatorunun ilaç iksiri. | Open Subtitles | يوجد بِداخل قصر السماء اكسير الخلود يمتلكه الامبراطور (جيْد) |
Balçık gibi yaşamaktansa kırık bir Yeşim taşı parçası olarak ölmek daha iyidir. | Open Subtitles | أفضل أن أموت كقطعة مكسورة من اليشب... على أن أحيا كصلصال في أيديهم. |
Yeşim Buddha'yı başarılı şekilde İngiltere Bankası'na teslim ettik. | Open Subtitles | سلّمنَا بنجاح الجايد بوذاإلى مصرف إنجلترا المركزي |
Ben Yeşim İmparatoru temsil ediyorum, Yüce Lord Yu Huang Shang-Ti. | Open Subtitles | أمثل إمبراطور جايد سعادة الحاكم يو هانج شانج-تي |
Altın veya para için değil, Yeşim Buda heykeli için. | Open Subtitles | ليس من أجل الذهب أو النقود لكن لأجل الـ(جايد بوذا) |
Peder Cooper'ın göğsünde bulduğun değerli taş, mor bir Yeşim taşıymış. | Open Subtitles | الأحجار الكريمة التي وجدتها في صدر الأب (كوبر) هي "فيوبيت جايد" |
Ve bir gün, sen tümüyle Yeşim Sarayı'nın başına geçtiğin zaman eriştelerimi lobide satabilirim. | Open Subtitles | .. "و يوما ما عندما تكون مسئولا عن قصر "جايد فسأستطيع أن أبيع الشعرية في ردهة القصر |
Yeşim Buda'yı başarılı şekilde İngiltere Bankası'na teslim ettik. | Open Subtitles | سلمنا بنجاح الـ(جايد بوذا) إلى مصرف (إنجلترا) المركزي |
Ve çalınan Yeşim Buda tekrar benim ellerime geçene kadar sizden bütün İngiliz askerlerini ve verdiğim diğer destekleri geri alıyorum. | Open Subtitles | حتى يعود الـ(جايد بوذا) في حيازتي أنت وقضيتك لن تستلم أي مساعده من الجيش البريطاني |
Yeşim, Opal, Safir, Turmalin. | Open Subtitles | فقط أربعة: اليشم, العقيق, الياقوت والتورمالين. |
Yeşim sarayında aşkı için savaşacak. | Open Subtitles | وأضاف "والمعركة من أجل الحب في قصر اليشم ". |
Yeşim kolyemi ver! | Open Subtitles | فـ .. فـ.. فلتعيدي لي حجرة اليشم |
Yeşim kolyeni çıkardığında bunlar oluyor işte. | Open Subtitles | ... هذا ما يحدث عندما تخلع حجرة اليشم الخاصة بك |
Yeşim İmparatoru tarafından Cennetin at bakıcılığına atandım. | Open Subtitles | أنا شخصياً حارس خيول السماء وتسلمتهُ من نفس الامبراطور (جيْد) |
Yeşim İmparatorunu yenecekseniz, efendim. | Open Subtitles | أنا واثقه اِن جلالتكم سيهزم الامبراطور (جيْد) بِكل قوَه. |
Pakistan, Burma ve Çin'de görülen Yeşim taşı bunlardan biridir. | Open Subtitles | أشياء من (اليشب) الموجود في الباكستان و بورما و الصين |
"Ajanlarım Yeşim Buddha'yı tekrar ele geçireceklerdir." "Lord Kelvin." | Open Subtitles | وكلائي سَيَسترجعونَ الجايد بوذا مرةً أخرى اللّورد كيلفن |
Yeşim. | Open Subtitles | زمرد |